ÜÇ NOKTA . . . Üç noktayla yaşamasını öğreneceksin hayatı. Nice yaşanmışLıkLar kaLacak gönLünde! Tam seviyorum derken anlamını unutacaksın sevmenin. Eller göreceksin tutmasını biLmeyen. Şöyle sıkıca kavrayamıcak seni. En ihtiyacın olduğu anda uzanmayan… Gözler göreceksin bir damla yaş akmamış. Şöyle sevgiyle içten içe bakmamış. Sanki bir cam parçası ya da mercan tanesi, Zümrüt olsa ne yazar içi zulüm hanesi. Sonra diller göreceksin. Aşktan mahrum, sevda sözcükleri yalan olucak. Aşk şarkıları çok uzak… Kalpler göreceksin! İçinde sevdadan eser yok. Sorsan içindedir aşkın alası, Bir de girip baksan rengi kararmış bir kan pompası. Âşıklar göreceksin bir birinden ayrı. Zalimin eline düşmüş, Bir diktatörün elinde kukLa. Aman SEVME, Aşkı kaLbinde sakLa… Ya da aşığım diyenler göreceksin. Söz de âşıktır onların ki. Ama ne gönül var ortada Ne de sevdanın sesi. Sonra nokta koymak isteyeceksin hayata Ama noktalar çok görülecek sana. Bari virgül verin dinlenmek için, Dinlenmesi mi olur senin gibi bir için? Bir soru işareti belirmesin kafanda. Düzen böyle gelmiş, böyle gider dünyada. Ünlemlere yer verme sonra başını yerler Karanlık zindanlarda seni mahkûm ederler. Üç noktayı koy ardı ardına. Yarım kalmışlığına yan. Düzen arama dünya da Hayattan habersiz insaN. KAHRAMAN TAZEOĞLU