Emine Erdoğan, "Döngüsel Ekonominin İlerletilmesi: Sürdürülebilirlik İçin Pakistan-Türkiye Ortaklığı" etkinliğine katıldı

2025-02-14 0

Resmî temaslarda bulunmak üzere Pakistan'ın başkenti İslamabad'a ziyaret gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a refakat eden eşi Emine Erdoğan, "Döngüsel Ekonominin İlerletilmesi: Sürdürülebilirlik İçin Pakistan-Türkiye Ortaklığı" etkinliğine katıldı.

Eski Pakistan Başbakanı Navaz Şerif'in kızı ve Pencap Eyaleti Başbakanı Meryem Navaz Şerif'in ev sahipliğinde düzenlenen programda, Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından İstiklal Marşı ve Pakistan Millî Marşı okundu.

Emine Erdoğan, programda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da her zaman söylediği gibi bugün yabancı bir ülkede değil, kendi evlerinde olduklarını belirterek Türkiye ve Pakistan'ın birbirine sapasağlam kardeşlik bağlarıyla bağlı olduğunu ifade etti.

Pakistan denilince akıllara vefa ve kara gün dostluğunun geldiğini belirten Emine Erdoğan, kalpleri birbiri için atan iki ülke ve iki millet olarak tarihe üstün fedakârlık örnekleri bıraktıklarını dile getirdi.

İki ülke arasındaki bu köklü ve nadide dostluğun, savaşlarla dolu dünyaya da bir esin kaynağı olması temennisinde bulunan Emine Erdoğan, "Dönüşümsel Ekonomi ve Sıfır Atık" temasıyla düzenlenen etkinlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti.

Emine Erdoğan, bu platformun, ülkeler ve tüm dünya için yeni başlangıçlara vesilesi olmasını diledi.

Dünyanın çehresinin, üretim ve tüketim sistemleriyle her gün değiştiğini, tabiatın bu büyük baskının altında ezildiğini söyleyen Emine Erdoğan, ekolojik dengeye insan eliyle verilen ağır hasarın faturasının da çok ağır olduğunu, ormansızlaşma, çölleşme, dengesizleşen yağışlar, kuraklık ve doğal felaketlerdeki artışın, ödenen bedellerden sadece birkaçı olduğunu bildirdi.

İklim değişikliğinin, herkesin ana gündeminde olmasını, iyileşmeye doğru önemli bir yöneliş olarak değerlendirdiğini belirten Emine Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: "Dünyanın her yerinde çözüm arayışları devam ediyor. Şu bir gerçek ki, bu mücadelede başarı istiyorsak, ortaya mutlaka bütüncül bir yaklaşım koymalıyız. Her alanda ekolojik dengeyi yeniden tesis edecek politikalar üretmeliyiz. Yapılacaklar listemizin en başında, döngüsel ekonomiyi bir an önce hayata geçirmek yer alıyor. Çünkü döngüsel ekonomi çevre dostudur. Daha az kaynak tüketir ve kaynakların önemli bir kısmını geri kazanmayı hedefler. Daha da önemlisi, döngüsel ekonomi kendisiyle akraba kavramları da yürürlüğe sokar. Sürdürülebilir kalkınma, geri dönüşüm, atık yönetimi, sıfır atık ve yenilenebilir enerji bunlardan birkaçıdır.

Döngüsel ekonomiye imkân tanırsak, kirliliğin azaldığı bir gezegene kavuşabiliriz. Doğal kaynakların üzerindeki stresin azaldığını görebiliriz. Karbon emisyonlarının tehdit edici düzeyinden kurtulabiliriz. Hatta yeni iş imkânlarının oluşmasıyla refah düzeyine önemli bir katkıda bulunabiliriz. Türkiye olarak, çevre dostu politikaları merkeze aldığımız Sıfır Atık Hareketi, bu anlamda önemli bir modeldir. Yerelden kürese