Eray Görgülü
T24’te Seçime Doğru programının konuğu olan Antalya Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, kentin İller Bankası’ndan yeteri kadar kaynak alamamasına tepki gösterdi. Aynı zamanda Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı için adaylık başvurusunda bulunan Uysal, Türkiye’nin turizm gelirinin en az yarısının Antalya tarafından üretildiğine dikkat çekerek, İller Bankası’ndan kente ayrılan payın yetersiz olmasını eleştirdi.
“Pasaport politikasından dolayı iktisadi depresyon var”
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamayı hatırlatan Uysal, “Trajikomik ve üzücü bir açıklaması vardı, ‘arıtma tesisi yaptık’ diyordu. Acı acı güldüm. Yani yılda 15 milyon insan geliyor, atık bırakıyor, istatistikleri bakanlık açıklıyor, hiçbir ciddi katkıları yok” dedi. Antalya’daki iktisadi faaliyetlerin Antalya’da vergilendirilebilmesi için firmaların merkezlerinin Antalya’ya taşınması gerektiğini kaydeden ve bu konuda çalışma da yürüteceklerini belirten Uysal, “Bunları dillendirme noktasında bugüne kadar da eksiklik var” dedi. “Antalya’nın 20 senedir birkaç tünel ve bir iki üst geçit dışında hizmet alamadığını” öne süren Uysal, “Pasaport politikasından dolayı çok büyük bir iktisadi depresyon var, kiralar 15 katına fırladı ve insanlar göç etmektedir. Antalya o kadar büyük haksızlıklara uğrayan bir il ki, bunları seçimde konuşacağız” ifadesini de kullandı.
İyi Parti sorusu: “Kimse Ankara’daki karar vericilerin emrinde değil”
Seçim süreci ile ilgili soruları da yanıtlayan Uysal, İstanbul ve Ankara dışındaki büyükşehir belediye başkan adaylıklarının açıklanmasında geç kalınıp kalınmadığı ile ilgili “Geçen seçime göre görece bir gecikme var ama kampanya süresi 40 gündür, 20 gün de teknik hazırlık sürse iki ay yeterli olur, çok büyük bir gecikme yok” dedi. Anketlerle ilgili de “Halkın bana karşı bir teşviki var. Sahadan iyi sonuç bekliyorum” ifadesini kullanırken, “İyi Parti’nin desteğini çekmiş olmasının Antalya’yı ne yönde etkileyeceği” ile ilgili de “Kimse Ankara’daki karar vericilerin emrinde değil. Toplum şehirlerine sahip çıkacaktır. Siyasi partilere saygımız var ama ana aktör halkımızdır. Kimse merak etmesin, insanlar kendi hayatlarını, kendi hukuklarını savunmak isteyecekler” diye konuştu.
