Zorlu Center AVM önünde ve içinde eş zamanlı yapılan Filistin eyleminde, "Zorlu Holding, bugün itibariyle İsrail’deki en büyük Türkiyeli sermaye grubudur. Filistinlilerin yaşadığı saldırılara rağmen, Zorlu Holding’in üst düzey yöneticileri, İsrail’deki yatırımlarını durdurmayacaklarını, faaliyetlere devam edeceklerini açıklıyor. Biz Filistin halkının meşru direnişinin yanında yer alanlar olarak; buraya, Filistin halkının özgürlük mücadelesini Zorlu Holding’e duyurmaya geldik. Filistinlilerin akan kanında sizin de payınız var. Bir halkın soykırıma uğratılması üzerinden servetinizi büyütmekten vazgeçin!" denildi.
Filistin'de İşgale Son Kampanya Grubu, İstanbul'daki Zorlu Center AVM önünde ve içinde eş zamanlı Filistin için eylem yaptı. Eylemde okunan basın açıklamasında, "16 yıldır süren ağır bir ambargo altında; yetersiz gıda, su, elektrik ve tıbbi malzemeyle yavaş bir ölüme mahkûm edilen Gazze halkı, 7 Ekim’deki hamlesiyle bu kaderi kabul etmeyeceğini herkese ilan etti" denildi.
"Sömürgeci İsrail devletinin işgal ettiği topraklarda kurduğu enerji santralleriyle Filistin halkının kaynaklarını sömürerek işgal gücüne elektrik sağlayan şirketlerden biri de Zorlu Holding’tir" denilen açıklamada, İsrail devletiyle işbirliğine son verinceye ve tüm yatırımlarını geri çekinceye kadar Zorlu Holding’e bağlı şirketlere boykot çağırısı yapıldı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Filistin halkının tarihsel topraklarını işgal ederek kurulan gayrimeşru İsrail devleti, 75 yıldır bir etnik temizlik harekâtı yürütüyor. Bu harekatın en kanlı sayfalarından birisi bugünlerde Gazze’deki Filistin halkının bedenleri üzerine yazılıyor. 16 yıldır süren ağır bir ambargo altında; yetersiz gıda, su, elektrik ve tıbbi malzemeyle yavaş bir ölüme mahkûm edilen Gazze halkı, 7 Ekim’deki hamlesiyle bu kaderi kabul etmeyeceğini herkese ilan etti. Bu hamle karşısında, en ileri teknolojiyle donatılmış ordusunun acze düştüğünü gören işgal devleti, bu acziyeti unutturmak ve dağılmış görüntüsünü saklamak için kullanımı yasak olan silah ve bombalarla savaş suçu işleyerek Gazze halkına karşı bir soykırım yürütüyor. 38 gündür süren yoğun saldırılarda, 5 bine yakını çocuk yaştaki 12 bin Filistinli katledildi. Savaş suçu niteliğindeki askeri bir ambargoyla ilaçsız, elektriksiz ve yakıtsız kalan Gazze’deki hastanelerde, acil ameliyat edilmesi gereken hastalar, ilaç verilemeyen kronik hastalar ve oksijensiz kalan bebekler, birer birer hayatını kaybediyor.
Her gün yeni bir savaş suçu işleyen ırkçı-katliamcı İsrail devleti, Gazze’de işlenen soykırımın tek başına sorumlusu değildir. Bu devleti, uluslararası hukuktan azade kılan emperyalist güçler ve uluslararası kurumlar; insan hakları ihlallerine ve işlediği savaş suçlarına rağmen işgal rejimiyle diplomatik, askeri, ticari ilişkilerini sürdüren devletler ve şirketler de bu soykırımın ortağıdır.
Sömürgeci İsrail devletinin işgal ettiği topraklarda kurduğu enerji santralleriyle Filistin halkının kaynaklarını sömürerek işgal g
