TİP Genel Başkanı YErkan Baş’ın Can Atalay için başlattığı ‘Özgürlük Yürüyüşü’ 11. gününde devam ediyor. Erkan Baş’a bugün CHP’li eski vekil Ali Şeker ve CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal eşlik ediyor.
Türkiye İşçi Partisi Genel Başkanı Erkan Baş’ın tutuklu Milletvekilleri Can Atalay’ın özgürlüğü için Hatay’dan başlattığı yürüyüş 11. gününde yeniden yola çıktı. TİP’in ‘Özgürlük Yürüyüşü’ adını verdiği yürüyüşün 11. günü Mersin’in Tarsus ilçesindeki Eskişehir köyünden başladı ardından yürüyüş Korlu Beyi, Taşobası, Damlama ve Çamalan’a doğru devam edecek. Yürüyüşün 11. gününde Erkan Baş’a CHP Milletvekili Orhan Sarıbal ve CHP Eski İstanbul Milletvekili Ali Şeker eşlik etti.
Erkan Baş, Özgürlük Yürüyüşü’nün 11. gününe denk gelen “Dünya Kız Çocukları Günü”nde “eğitim hakkı elinden alınan, sözde ‘evlilik’ adı altında istismara maruz bırakılan çocuklar için” yürüyor.
Baş, yola çıkmadan önce sosyal medyada paylaştığı videoda şöyle konuştu:
''AKP Türkiyesi’nde tarikat ve cemaatlere terk edilen çocuklarımız ya istismar ediliyor, ya canına kıyıyor ya da yanarak can veriyor''
“Bugün, 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü. O sebeple bugünkü yürüyüşümüzü, insanca bir ortamda çocukluğunu yaşayamayan; eşit, bilimsel, laik eğitim hakkına erişme şansı bulunmayan tüm kız çocuklarına adıyoruz. 2 gün önce, Hatay Milletvekilimiz Can Atalay’ın mağdur ailelerin avukatlığını yaptığı Aladağ Katliamı’nı ve orada katledilen kız çocuklarını gündemimize taşımıştık. Kız çocukları, AKP iktidarı döneminde memleketin her köşesinde palazlandırılan tarikatların yurtlarında istismar ediliyor, yaşamları, gelecekleri ellerinden çalınıyor. Bunu Aladağ’da gördük, Hiranur Vakfı’ndaki kan donduran olayda gördük, benzer pek çok örnekte daha gördük. AKP Türkiyesi’nde tarikat ve cemaatlere terk edilen çocuklarımız ya istismar ediliyor, ya canına kıyıyor ya da yanarak can veriyor. Tüm bunların karşılığında Saray yargısı, 3-5 oy uğruna tarikatların istismarına göz yumuyor, failler karşısında akıl almaz bir cezasızlık politikası uygulayarak tarikatların daha da cesaretlenmesinin önünü açıyor. Bugün hâlâ ülkemizde kız çocuklarının önemli bir kısmının okuma hakkı elinden alınıyor, çocuklar sözde ‘evlilik’ adı altında istismar ediliyor.
''Özgürlük Yürüyüşümüz, onların daha küçücük yaşta maruz kaldığı bu karanlığı dile getirmediğimizde eksik kalırdı''
''Özgürlük Yürüyüşümüz, onların daha küçücük yaşta maruz kaldığı bu karanlığı dile getirmediğimizde eksik kalırdı, bunu biliyoruz. Ve bu memleketin aydınlık yarınlarını yaratacak olan çocukların sorunları, kız çocuklarının sorunları; diğer hiçbir sorundan daha önemsiz değildir. Bunun da bilincindeyiz. Çocukların özgürce oyunlar oynayabildiği, yaşamdan koparılmadıkları, her gün kanımızı donduran ve içimizi öfkeyle dolduran istismar gerçeğiyle yaşamak zorunda bırakılmadıkları bir ülkeyi el ele, omuz omuza kurmak içindir yürüyüşümüz. Her geçen gün sesimize ses, adımlarımıza adım olan yeni yurttaşlarımızı gördükçe bunun boşa olmadığını yeniden anl