Kıbrıs Milletvekilinden Cumhuriyet ve Saray rejimleri arasındaki farkı tarihsel ve sosyalojik açıdan ele alarak ortaya koyan muhteşem izahat, anlayana elbet...
Sonu ise gayet güzel, vaktiyle söylediğim söz, demek ki Kıbrıs'a kadar uzanmış;
"Futbol takımı tutar gibi parti tutulmaz!"
Hepsi Osmanlı hayranı.
Çünkü o yıkılmıştı.
Yöneticileri önce kapitülasyonları, sonra da Sevr'i imzalamıştı.
Sistemi de mükemmeldi.
İşgale, tecavüze, katliama uğrayan memlekette, şehit çıkmamış tek ev, sönmeyen tek ocak, saraydı.
Millet, memleket için aşını, ekmeğini, canını, malını, oğlunu, kocasını kurban diye verirken, sarayda burnundan kıl aldırmış, çorbasından tuz eksilmiş kimse yoktu.
Şimdi sen hem sarayda otur, hem de böyle sisteme hayran olma...
Bir de tekrar etmesem olmaz;
Adalet aradığınız yerlerin kapısında, hâlâ "saray" yazıyor.
Saraylarda adalet olmaz, saraylarda ayrıcalıklı/dokunulmaz/en fazla kayırılmaya müstehak kapıkulları olur! "zevk-ü sefa içinde yaşadığı ve halkın sorunlarını görmezden geldiği yer. "soylu"lar burada el üzerinde tutulur.
