Tebbet Suresi (Arapça: سورة المسد), Kur'an'ın 111. suresidir. Sure, 5 ayetten oluşur.
Sure, ismini, ilk ayetinde geçen ve "kurusun" anlamına gelen "tebbet" kelimesinden alır. Surenin diğer isimleri de Ebu Leheb, Leheb veya Mesed Suresi'dir.
Tebbet ismi, sadece Türkçede bu sureye isim olarak verilir. Mekke'de indirildiğine inanılır. "Tebbet" kelimesi, "kurusun" anlamına gelen bir bedduadır. Surede, İslam peygamberi Muhammed'in amcası Ebu Leheb ve karısının cehenneme gireceği söylenmektedir.
Rivayetlere göre Peygamber HZ Muhammed'in SAV mesajına inanmayarak kendisine muhalefet olanların başında, amcası Ebu Leheb ve karısı Ümmü Cemil geliyordu. Ebu Leheb ve karısı, HZ.Muhammed'e SAV muhalefet olmakla da kalmıyor; kendisine her türlü eziyeti yapmaktan, örneğin onun geçeceği yollara dikenler sermekten veya pisliklerini onun evinin önüne atmaktan da geri kalmıyorlardı.Bu nedenlerle sure, tamamen Ebu Leheb ve karısının aleyhine indirilen beddua ayetlerini içermektedir.
Surenin inişiyle ilgili olarak İslam kaynaklarında çok sayıda rivayet yer almaktadır. Ancak bunların en meşhuru şöyledir: Kur’an’da "En yakın akrabanı uyar" ayetinin (Şu'ara Suresi: 214) inmesi üzerine HZ.Muhammed, SAV bir sabah vakti Safâ tepesine çıkıp Kureyş mensuplarına ve Mekke halkına seslenmiş, onlar da etrafında toplanınca, "Size şu dağın arkasından bir düşman süvari ordusunun gelmekte olduğunu söylesem bana inanır mısınız?" diye sormuş, onlar da "Daha önce senin herhangi bir yalanını duymadık, inanırız." demiştir. Bunun üzerine HZ Muhammed SAV, Mekkelilere kendisinin gönderilmiş bir uyarıcı ve elçi olduğunu bildirmiştir. Dinleyiciler arasında bulunan amcası Ebu Leheb bu nedenle ona taş fırlatmış, azarlamış ve "Kahrolası! Bizi bunun için mi buraya çağırdın?" diyerek uzaklaşmıştır. İnanca göre, yaşanan bu olayın ardından, Ebu Leheb'in HZ Muhammed SAV için kullandığı "tebb" kavramıyla başlayan bu sure inmiştir.
Surenin ilk üç ayetinde, asıl adı "Ebû Utbe Abdüluzza" olan, fakat yüzünün parlaklığı ve kırmızılığı dolayısıyla babası Abdülmuttalib tarafından "Ebû Leheb" (alev alev parıldayan kişi, alevin babası) künyesiyle anılan amcasına beddua edilmekte, sahip olduğu servetin ve çocuklarının kendisini cehennem ateşinden kurtaramayacağı haber verilmektedir. Son iki ayette ise Ebu Leheb'in karısı Ümmü Cemil'in de tıpkı kocası gibi cehenneme gireceği belirtilmektedir.