Altılı Masa'ya "teröristlerle kol kola" olma suçlaması yapan AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yanıt veren CHP'li Özgür Özel, "Canın çok sıkılıyorsa, bir şey yapacaksan, İmralı’daki mektup arkadaşına mektup yaz” dedi.
CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, partisinin Amasya İl Başkanlığı’nda konuştu. Özel, İstanbul’daki bombalı terör saldırısı, Türkiye’nin dış politikası ve ekonomik sorunlarına dair konuştu. Özel’in konuşmasının satır başlarından bazıları şunlar:
“SÜREÇ TERÖRE KARŞI TAVİZSİZ BİRLİKTE OLMA SÜRECİ”
“Cumhuriyetin yüzüncü yılındayız, ikinci yüzyıl başlamak üzere, seneye bugünlerde cumhuriyetin yüzüncü yılı başlamış olacak ve yine içinde bulunduğumuz durumda bu sefer elbette ki ülkenin istiklalini hem de bu ülkede yaşayan herkesin en çok da gençlerin istikbalini kurtaracak olan yine bu ülkede yaşayan insanların azim ve kararlılığında olacak. Onlar önümüzdeki dönem girecekler ve bir oy kullanacaklar. Perdeyi aralayıp, dışarı çıktıklarında bütün sis perdeleri aralandığında, bütün kaygılar ortadan kaldırılır. Ülkenin tepesine çökmüş cumhur ittifakının dayattığını yağmur bulutlarının dağıldığını ve ardındaki masmavi bir gökyüzünü, umutlu bir geleceğin varlığını görecekler. Sizin kararlılığınız, sizin seçimde sandığa gidip oy kullanmanız da hepimizin yarınlarını aydınlatacaktır.
Amasya ile ilgili konuları değinmeden önce İstiklal caddesinde yaşanan terör saldırısı ile ilgili birkaç hususu kaydetmek gerekiyor. İçimiz parçalanıyor, yüreğimiz yanıyor. Arzu Özsoy, Yağmur Uçar için, Yusuf Meydan ve Ecrin Meydan için, Âdem Topkara ve Mukaddes Elif Topkara için yüreğimiz yanıyor. 80 yurttaşımız yaralandı, onlara geçmiş olsun dileklerimizi tekrarlıyoruz. Süreç teröre karşı tavizsiz birlikte olma süreci. Kimden nereden geliyorsa gelsin lanetlemek hepimizin boynunun borcudur. Bu şekilde… Ancak birileri şöyle bir kolaycı: ‘efendim bu konuda siyaset yapmayın, bu yaşanılanlar üzerine siyaset yapılmaz’. Hayır tam tersi, bundan bir daha yaşanmasın diye siyaset yapılır. Çünkü, seçimlerde iktidara karar verirsiniz, o iktidar da bir karar verir. Örneğin, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, komşunun toprak bütünlüğüne saygılı olursan, komşunun iç işlerine karışmazsan ve komşundaki devlet dışı unsurları muhatap almazsan komşunda iç savaş kışkırtıcılığı yapmamış olur. O zaman milyonlarca Suriyeli göçmen gelmemiş olur. Sınırların kevgire dönmemiş olur. Kimin girip kimin çıktığını, hangi örgütün hangi elemanın memleketin neresinde yuvarlandığını senin bilgin dahilinde olur. Böyle bir şeye imkân olmaz ama Türkiye’de ‘sınır namustur’ diyerek Amasya il başkanlığına, bütün ilçe başkanlıklarımıza astık. O gün sınır namustur dedik, dinlemediler. Bugünden o sınırdan geçmiş, yaya kontrolümüzdeki Afrin’den geçip sınırımızdan geçmiş birileri geldiler, ülkenin dünyada en tanınmış şehrinde bombalı eylem gerçekleştirdiler. Bunun bir siyasi sorumlusu var. Bu kötü bir dış politika, sınırlar ile zafiyet yaratan, yalan yanlışlık ve elbette