Posta ve Telgraf Teşkilatı’nda (PTT) sendikalı üyelerinin sürgün edildiği iddia edildi. KESK'e bağlı Haber-Sen, İstanbul'dan Ankara'ya yürüyüş başlattı.
PTT’deki Haber-Sen üyelerine yönelik baskı ve sürgün iddialarına karşı sendika, bugün İstanbul’dan ve Batman’dan Ankara’ya yürüyüş başlattı. İstanbul’daki yürüyüş, sendika üyelerinin Sirkeci’deki PTT şubesinin önünde yapılan açıklamayla başladı. İkinci olarak Kadıköy PTT Şubesi önünde bir araya gelen grup “Sürgünlere, hukuksuzluğa, liyakatsizliğe karşı yürüyoruz” pankartı açtı. Eylemde, “Sürgün insanlık suçudur” ve “Sürgünler durdurulsun” yazılı dövizler taşınarak “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” sloganları atıldı.
Haber-Sen Genel Mali Sekreteri Sabri Gündüz’ün okuduğu açıklamada şunlara yer verildi:
"KANSER HASTASI ŞUBE MÜDÜRÜNÜ SÜRDÜLER"
PTT, sürgünleri, hizmet gereği yaptığını ifade ediyor. ‘Hizmet gereği’ dedikleri konu, insanlık dışı uygulamalardır. Hizmet gereği uygulama, bir temsilcimizi İstanbul’dan bin 800 kilometre uzaklıktaki Hakkari Çukurca’ya, kanser hastası olan şube yürütme kurulu üyemizi tedavi olamayacağı, tam teşekküllü hastane olmayan yere göndermek midir? Eşi de posta emekçisi olup iki küçük çocuğu olan Merkez Denetleme Kurulu üyemiz bir kadını ailesinden ayırarak Batman’dan Iğdır’a göndermek midir hizmet?
"KENDİLERİNİ YASALARDAN ÜSTÜN GÖRÜYORLAR"
PTT yönetimi, yetkilerini kötüye kullanarak 4688 sayılı Kanun’un 18. maddesini bilerek ve isteyerek çiğniyor, kendilerini sendikal mücadeleyi koruyan yasalardan üstün görüyorlar.
Sendikal faaliyet yürüten önceki dönem genel başkanımız ve aynı zamanda Mersin il temsilciliği yapan Musa Özdemir’i Kayseri’ye, Merkez Denetleme Kurulu üyemiz Seyran Şık Karabulut’u Iğdır’a, Diyarbakır Şube yönetiminden Cengiz Oluç ve Batman il temsilcimiz Erdal Tilen’i Kozluk ilçesine, İstanbul Şube Denetleme Kurulu üyemiz Mesut Düzova’yı Şanlıurfa’ya, İstanbul’da iş yeri temsilcimiz Fatih Karagöl’ü Hakkari Çukurca’ya, Ankara’da iş yeri temsilcimiz Baki Çınar’ı Gaziantep’e, Erzincan il temsilcimiz Erdal Taner’i İliç ilçesine, yasaya açıkça aykırı olmasına rağmen iş yerlerinden ve ailelerinden kilometrelerce uzağa ve örgütlenme alanının dışına sürerek faaliyetlerini engellemeye çalışıyorlar.
"TAYİN VE ATAMALARDA KISTAS SİYASİ İKTİDARA YAKINLIK"
Amacımız; üyeleri, yöneticileri ve temsilcilerinin baskıya uğraması karşısında, bu ayrımcı ve hukuk dışı uygulamaların geri alınması talebimizi hem ilgililere iletmek hem de bu hukuksuzluklara sessiz kalmadığımızı, kalmayacağımızı vurgulamaktır. Bu sorumlulukla yaşadığımız sorunları ve taleplerimizi buradan bir kez daha duyurmak istiyoruz. Bugün, kurumlarımızda yapılan tayin ve atamalarda kıstas, siyasi iktidara yakınlıkla ölçülmektedir. Unvan alabilmek ve istediğin yere atanabilmek için liyakat ve kariyer yerine siyaseten yakınlık, hâkim anlayış haline gelmiş. Görevde yükselme sınavlarında yaşanan hukuka aykırılıklar ile yeni mağduriyetler ortaya çıkmış, kurum içi eşitsizlikler derinleşmiş, iş barışı b