Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü bahçeleri ile sahilden drone görüntüsü
-Arşivden deniz kaplumbağası görüntüsü
-Yuva işaretlemesi yapan Deniz Kaplumbağaları Uygulama Araştırma Merkezi (DEKUYAM) görevlileri
-DEKUYAM Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene ile röportaj
-Arşivden yavru çıkışı görüntüsü
( MERSİN )- DEKUYAM Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene:- "Alata Sahili 2 tür deniz kaplumbağası açısından çok çok önemli bir alanı oluşturuyor"- "Nesli tükenmekte olan canlıların hayatını devam ettirmesi için bu alanlar büyük önem taşıyor" MERSİN
- Mersin Üniversitesi (MEÜ) Deniz Kaplumbağaları Uygulama Araştırma Merkezi (DEKUYAM) Müdürü Prof. Dr. Serap Ergene, Alata deniz kaplumbağaları üreme alanında yürüttükleri çalışmalarda 20 yıla ulaştıklarını belirterek, eğitim ve koruma faaliyetleriyle birlikte ilk başladıkları yıllara oranla deniz kaplumbağası yuva sayısında önemli artışlar elde ettiklerini söyledi.
Ergene, nesli tükenmekte olan canlıların hayatını devam ettirmesi için herkese görevler düştüğüne de dikkat çekti. Mersin'in Erdemli ilçesinde bulunan Alata sahili yeşil deniz kaplumbağaları olarak da adlandırılan Chelonia mydas ile Caretta carettaların üremek için çıktığı kentteki 5 önemli üreme alanlarından biri. Deniz kaplumbağaları ve endemik kum zambaklarına ev sahipliği yapan Alata Sahili yakın zamanda Cumhurbaşkanı kararıyla kesin korunacak hassas alan olarak ilan edilmişti. Bölgede özellikle deniz kaplumbağalarının üreme alanları bilim insanları tarafından gözetim altında tutuluyor. Yürütülen çalışmalarla yuvalar belirlenip işaretlemeleri gerçekleştiriliyor, kaplumbağaların her hareketi kayıt altına alınıyor. Alata deniz kaplumbağaları üreme alanında yaklaşık 20 yıldır çalışma yürüttüklerini belirten Prof. Dr. Serap Ergene, "Bu yılda çalışmalara başladık. Kaplumbağalar çıkıp yuvalarını yapmaya başladılar. İlk tespitlerimize göre Alata kumsalında şu anda 100'e yakın yuva var. Ancak dönemin sonuna doğru yani eylül ayına doğru net sayı belli olmuş olur. Bu alan bilindiği üzere önemli alanlardan bir tanesi ve yakın zamanda Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kesin korunacak alan ilan edilmiş bir alan. Ve bunda en önemli pay deniz kaplumbağalarına ait, aynı zamanda bu bölgede kum zambakları da önemli. Ama Alata deniz kaplumbağaları üreme alanı 2 tür deniz kaplumbağası açısından çok çok önemli bir alanı oluşturuyor" dedi.
"20 yıllık bir çalışmanın ürünü" 20 yıllık çalışmayla önemli bir mesafe alındığını ifade eden Ergene, "Bu alanda deniz kaplumbağalarının üremeye başlaması mayıs ayının sonlarından itibaren başlıyor, ekim ayının ortalarına kadar devam ediyor. Şuanda yuva çıkışları hali hazırda devam ediyor. Bundan yaklaşık 2 ay sonrasında da yavrular çıkıp denize kavuşmaya başlayacaklar. Alata kumsalında geçen yıl 400 civarında yuva vardı. Bu yıl beklentimiz 400'ün biraz altında olacak. Çünkü 2 yıl üst üste oldukça yüksek yuva sayısı vardı. Bu yıl nispeten daha az olabilir. Ama ilk başladığımız yıllara oranla deniz kaplumbağası yuva sayısında önemli artışlar elde ettik. Çünkü deniz kaplumbağalarının sayısının artmasında koruma çok çok önemli bir faktör. Bu da 20 yıllık bir çalışmanın ürünü tabi ki" diye konuştu.
"İlk başladığımız yıllarda deniz kaplumbağasından hiç haberi olmayan insanlar vardı" "20 yıllık çalışma sonrasında tabi çok sayıda eğitim verdik, bu alanda özellikle Alata çok çok önemli bir alan, özel bir alan" diyen Ergene, "Bu sahilimiz Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü'nün içerisinde yer alması sebebiyle nispeten daha korunaklı bir alan. Ve eğitim açısından da çok çok güzel bir alanı ifade ediyor. Vermiş olduğumuz eğitimlerle beraber halktaki bilinç düzeyi artmış durumda, farkındalık artmış durumda. İlk başladığımız yıllarda burada deniz kaplumbağasından hiç haberi olmayan insanlar vardı. Ama şimdi artık deniz kaplumbağasının buralara yuva yaptığı, yuva yapıldığında nelere dikkat edilmesi gerektiği konusunda daha farkındalar. Bu bizim açımızdan çok çok önemli bir gelişme" şeklinde konuştu.
"Mümkün olduğu kadar rahatsız etmemeliyiz" Nesli tükenmekte olan canlıların hayatını devam ettirmesi için herkese görevler düştüğünü anlatan Ergene, "Farkında olmayıp ya da deniz kaplumbağasını bilmesine rağmen onları rahatsız eden insanlarda yok değil açıkçası. Onlara da şöyle bir çağrıda bulunmak gerek, nesli tükenmekte olan canlıların hayatını devam ettirmesi için bu alanlar büyük önem taşıyor. Mümkün olduğu kadar canlıyı rahatsız etmemek için elimizden gelenleri yapmamız gerekiyor. Neler yapabiliriz, işte yuva tabelası olan kısımlara kendilerine gömme ya da oradan kum alma ya da kumda oynama gibi davranışlarda bulunmamaları gerekiyor. O bölgeleri ıslatmamaları gerekiyor. Bunlar yavruların rahatlıkla çıkıp denize gitmeleri açısından önemli. Kumsalda ateş yakılmaması lazım, araç girmemesi lazım. Bunlarda yine insanların dikkat etmesi gereken faktörler. Ve balıkçılar mutlaka çok çok dikkat etmeli" diye konuştu.