Fatih Yılmaz ile röportaj
-Röportajdan ve basılan kitaptan detay görüntü
( İZMİR -TEKRAR) İZMİR
- İmam hatip lisesinde okurken 28 Şubat sürecindeki kat sayı uygulaması nedeniyle üniversitede siyasal bilimler bölümünü okuyamayan Fatih Yılmaz, yıllar sonra siyasal iletişim üzerine yüksek lisans yaptı. Yılmazın tezi, “Necmettin Erbakan’ın Söylemlerinde Mantık” adıyla kitaba çevrildi.İzmir’de özel bir okulda idarecilik yapan 39 yaşındaki Fatih Yılmaz, Uşak İmam Hatip Lisesi’nde okurken en büyük hayali üniversitede siyasal bilimler bölümünü kazanmaktı. Ancak 28 Şubat süreci ile birlikte kat sayı uygulaması getirildi ve imam hatip liselerinde okuyan öğrencilerin üniversite okuması neredeyse imkansız hale geldi. Lise bittikten sonra okuma hevesi ile Almanya’ya giden ve orada siyaset bilimi okuyan Yılmaz, eğitime ara vermek zorunda kalarak yeniden ülkesine döndü. Dokuz Eylül Üniversitesinin Almanca Öğretmenliği Bölümü için sınava Almanca dili ile girme şartı maddesinden yararlanarak öğretmenliği kazanan Yılmaz, mezun olduktan yıllar sonra Ege Üniversitesi İletişim Fakültesinde siyasal iletişim üzerine yüksek lisans yaptı. Yılmazın tezi, “Necmettin Erbakan’ın Söylemlerinde Mantık” adıyla kitaba da çevrildi. 28 Şubat sürecinde yaşadıklarını anlatan Yılmaz, “Bir sabah uyandığımızda bütün hayallerimiz elimizden alındı” dedi.
“Hayallerimiz suya düştü”“28 Şubat sürecinde psikolojik baskı altındaydık” diyen Yılmaz, “Her gün yeni bir depresyon aygıtı ile okula gidiyorduk. Yaşadığımız en büyük sıkıntı, bir sabah uyandığımızda bütün hayallerimizin elimizden alınması oldu. Biz başarılı bir arkadaş grubuyduk. Tıp, hukuk, siyasal okumak istiyorduk. Böyle düşünürken, bir sabah uyandık ve 28 Şubat kararları, kat sayı süreci başladı.
O dönem Uşak İmam Hatip Lisesinde okuyorduk. Üniversite sınavında bütün soruları eksiksiz yapmış olsak bile herhangi bir 4 yıllık üniversiteyi kazanma şansımız elimizden alındı. İmkanı olan, olmayan Avrupa’ya ya da Kıbrıs’a gitmeye çalıştı. Ben Almanya’ya gittim. Kendi topraklarımızı terk ederek bilmediğimiz topraklarda üniversite okuma hayallerini gerçekleştirmek üzere ülkemizden ayrılmak zorunda kaldık. Bizim hayallerimiz suya düştü. Biz imam hatip mezunu olmak için o liseye gitmiştik. Bazı arkadaşlarımız okulu bıraktı, kat sayı probleminden dolayı başka liselere geçti. Biz imam hatip lisesinden ayrılmak istemedik. Kaldı ki bir süre sonra imam hatip lisesinde okuyan öğrencilerin başka bir okula nakil yaptırmasının da önüne geçildi” diye konuştu.
“O madde olmasaydı kat sayı nedeniyle yine kazanamayacaktım”28 Şubat sürecinde Almanya’ya göç eden Yılmaz, “Benim o dönem imkanım yoktu. Almanya’da teyzem ve eniştem yaşadığı için bana yardımcı oldular. Almanya’ya giderek dil öğrendim, Ludwing Maximilian Üniversitesinde Siyaset Bilimi okudum. Ardından okulu yarıda bırakmak zorunda kaldım ve tekrar ülkeme döndüm. Kat sayı problemi o dönem hemen çözülmedi. Ben döndüğümde bu problem devam ediyordu. Dokuz Eylül Üniversitesi, Almanca Öğretmenliği Bölümü için sınava sadece Almanca dili ile girenlerin tercih edebileceğine dair bir madde koymuştu. Bu maddeden yararlanarak Dokuz Eylül Üniversitesi Almanca Öğretmenliği Bölümünü kazandım. O madde olmasaydı kat sayı nedeniyle yine kazanamayacaktım” ifadelerini kullandı.Tezi kitap oldu28 Şubat’ın ağır bir darbe olduğunu söyleyen Yılmaz, şöyle devam etti: “Çok zorluklar yaşadık. Yüz binlerce gencin hayali çalındı ama bir şeyi kafaya koyduysanız bir şekilde başarabiliyorsunuz. Siyasal bilimler her zaman ilgimi çekiyordu. 28 Şubat sürecinde bize yaşatılanlar da siyasal alandan geliyordu. Siyasal aktörlerin aldığı kararların cezasını biz çektik. Yıllar sonra Ege Üniversitesi İletişim Fakültesinde siyasal iletişim üzerine yüksek lisans yaptım. Tezimde “Necmettin Erbakan’ın Söylemlerinde Mantık”ı işledim ve tezim de bir yıl önce kitap olarak basıldı. Kitabımda yaşadıklarımın ve okuyup araştırdıklarımın birikimlerini aktardım.”“En çağ dışı olanı başörtüsü konusuydu”Yılmaz, 28 Şubat sürecini şu sözlerle anlattı:“O dönemi yaşarken sürekli bu durumun çözülüp çözülmeyeceğini düşünüyorduk ama her gecenin bir sabahı vardır. Mücadeleden, okumaktan hiçbir zaman vazgeçmedik. 28 Şubat postmodern darbesi, bize ‘siz üniversite okuyamazsınız’ demekti ama biz o söyleme karşı durduk. Benim gibi birçok arkadaş bugün çok güzel başarılara sahip. Vazgeçmeyen mutlaka başarır. O dönem hayallerimiz suya düştü, inancımız yerle bir oldu ama biz vazgeçmeyerek bir yolunu bulduk. O dönem en büyük problem başörtüsüydü. Bu temel bir insan hakkıdır, bir tercihtir. Bir insanın başını örtüp örtmemesi bir ülkede gündem olursa o ülkede hiçbir şey gelişmez. O kadar çok şey elimizden alındı ki ama bunların en çağ dışı olanı başörtüsü konusuydu."
http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/28-subat-magduruydu-hayaline-yuksek-lisans-teziyle-kavustu-916937.html