Çanakkale'nin Biga ilçesine bağlı Işıkeli köyünde, 1'inci Dünya Savaşı sırasında yokluk nedeniyle ithal edilemeyen kahvenin yerine kavrulup, öğütülerek yapılan nohut kahvesi, bir asır sonra da lezzetiyle damakların vazgeçilmez tadı olmaya devam ediyor. Köyde kahvehane işleten Cemil Kısa (50), nohut kahvesinin sadece köylerinde yapıldığını ve ziyaretçilerden de büyük talep gördüğünü söyledi.
Başkent'te ısıtma ve soğutma sistemleri üzerine faaliyet gösteren firma, koronavirüs salgınının yayılmasına karşı alınan tedbirler kapsamında dezenfeksiyon kabini üretti. Firma, kişinin üzerindeki kıyafetler ve ayakkabıların yüksek basınçla ıslatmadan dezenfeksiyonunu sağlayan kabini, Mamak Hocalı Caddesi'nde tanıttı. Firma sahibinin arkadaşının iş yeri önünde cadde üzerine konulan dezenfeksiyon kabinine çevredekiler yoğun ilgi gösterdi. Vatandaşlar, kabinden geçerek dezenfekte olabilmek için kuyruk oluşturdu. Sıraya girenler, virüsten korunmak için sosyal mesafe kuralına uygun bekledi. Dezenfekte olabilmek için elinde köpeği ile bile kabine giren oldu.
'1 SAATTE 300 KİŞİ DEZENFEKTE OLABİLİYOR'
Firma ortaklarından Ahmet Kaya, hareket sensörü bulanan kabinin 1 saatte 300 kişiyi dezenfekte etme özelliğine sahip olduğunu söyledi. Kaya, "El ve yüz dezenfektelerini sürekli yapıyoruz; ama kıyafetlerle ve ayakkabılarla ilgili kısımda dezenfekte konusunda sıkıntı yaşıyorduk. Kıyafetleri omuz hizasından ayakkabılara kadar dezenfekte etmesini sağlıyoruz. Çalışma prensibi olarak da sensörlüdür, bir kişi içeriye girdiği anda yaklaşık 10 saniye buhar olarak basıyor. Dışarı çıktığımızda üzerimizdeki bakterileri dezenfekte etmiş oluyoruz. Kullanılan ürün Sağlık Bakanlığı tarafından onaylıdır. Özellikle alkol içermediği için boğazımızda sıkıntı doğuracak bir ürün değil. Biz kıyafetlerimizi dezenfekte ederek, virüsün eve girmesini engellemeye çalışıyoruz" dedi.