Bu yıl birincisi düzenlenen ‘Türkiye-Suriye Medya Forumu’ İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun’un katılımıyla başladı. Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Altun, ”Suriye’de ok yaydan çıkmıştır. Biz Türkiye olarak haklının yanında olmayı sürdürecek, dünya üç maymunu oynasa bile doğruları dile getirmeye devam edeceğiz” dedi.
Türkiye Gazetesi YouTube Kanalına Abone Olmak İçin:
►
Ortadoğu Araştırmaları Merkezi (ORSAM), Harmoon Çağdaş Araştırmalar Merkezi ve Suriye TV işbirliğinde, ‘Daha iyi bir gelecek için ortak vizyon’ başlığı altında düzenlenen ‘1. Türkiye - Suriye Medya Forumu’ başladı. Beyoğlu’nda bir otelde düzenlenen forumun açılış programına İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun ve çok sayıda gazeteci katıldı. 8-9 Şubat tarihleri arasında sürecek olan ve 6 oturumdan oluşacak foruma çeşitli kuruluşlardan 24 konuşmacı ve Türkiye ile Suriye’nin medya kuruluşlarından yaklaşık 100 gazeteci de tartışmacı konuşmacı olarak yer alacak. Türkiye ile Suriye medyası arasında işbirliğinin hedeflendiği forumda, Türkiye’nin Suriye meselesine bakış açısı, Türkiye’de faaliyet gösteren Suriye medyası, Suriyelilerin Türkiye ekonomisine etkisi gibi çeşitli konular konuşulacak.
Konuşmasının devamında Prof. Dr. Altun, “Türkiye bugün de Suriye sorunun kaynağında Esad rejiminin olduğunu açık ve net bir şekilde savunmaktadır. 2011 yılından itibaren Suriye rejiminin gayri meşru iktidarını muhafaza etme gayretleri yüz binlerce masum insanın ölümüyle neticelenmiş, bu durum, Birleşmiş Milletler’in ifadesiyle 2. Dünya Savaşı’ndan beri yaşanan en büyük insani krize sebebiyet vermiştir. Bu süreçte en az 6 milyon Suriye vatandaşı canlarını kurtarmak ülkelerinden kaçmak zorunda kalmış. Milyonlarca insan göç kervanına katılarak, güvenli olduğunu düşündükleri yerlere sığınmıştır” diye konuştu.
Sözlerinin devamında Altun, “Tam da bu noktada özellikle vurgulamak isterim ki, PKK/YPG eliyle Türkiye’nin sınırlarında oluşturulmak istenen terör koridoru meşru Suriye muhalefetinin sırtına saplanmış bir hançer işlevi görmüştür bütün bu süreç boyunca. Geniş geniş topraklar, tek bir mermi dahi atılmadan terör örgütüne hediye edilmiştir. Biz elbette vatandaşlarımızı 40 yıldır hedef alan bu kanlı terör örgütünün nasıl her fırsatta rejimle olduğunu çok iyi biliyoruz. Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak bir yandan terörle mücadele ederken, bir yandan bölgemizi terörle mücadele kisvesi altında vekalet savaşlarının sahası haline getirmeye çalışanları da var gücümüzle sahadan uzaklaştırmaya, onlara engel olmaya çalışıyoruz. Bütün dünyanın gözleri önünde gerçekleştiği üzere devletimiz DEAŞ, PKK/YPG terör örgütleriyle mücadele etmek amacıyla sahaya muhalif unsurlarını koyan, ilk güç olmuştur. Bu kapsamda sırasıyla Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı Harekatlarını icra ederek binlerce kilometrelik alanı terör örgütlerinden temizledik. Gösterdiğimiz bu fedakarlık ve kararlılık sadece teröre karşı tavizsiz mücadelemizi, terörü kaynağında kurutma stratejimizi gözler önüne sermemiş, aynı zamanda vekalet savaşlarına bakışımızı da en açık şekilde ortaya koymuştur. Önümüzdeki dönemde hem sahada hem masada yani diplomatik arenada vekalet savaşlarının sonlandırılması için var gücümüzle çabalamaya devam edeceğiz” diye belirti.
“İdlib’te yaşananları sineye çekmemiz asla mümkün değildir”
İdlib bölgesinde son günlerde yaşanan gelişmelere değinen Altun, “Sahada ne denli ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğumuz gerçeğini bir kere daha karşımıza bütün çıplaklığıyla koymaktadır. Açıkça ifade etmek isterim ki İdlib’te yaşananları sineye çekmemiz asla mümkün değildir. Kahraman askerlerimize namlusunu doğrultan teröristlerin kökü nasıl kazındıysa, vatan evlatlarını şehit eden katillerden de bunun hesabı sorulacaktır. Bayrağımıza el uzatan Esad’ın, açık ve net bir şekilde ifade etmek istiyorum; gelecekteki yerin Suriye Başkanlık Sarayı değil, Lahey’deki Adalet Divanıdır” diye konuştu.
“Arfin’e girilmemesi çağrısı yapanlar Suriye’de ne işimiz olduğunu sormaktadır”
Altun, “Maalesef bugün Türkiye’nin bölgede ne işi olduğunu sorgulayanlar olduğunu üzülerek görüyoruz. Dün PKK/PYD-YPG terör örgütünün Türkiye’ye tehdit oluşturmadığını iddia edip, teröristlerin yuvalandığı Afrin şehir merkezine girilmemesi için çağrılar yapanlar, bugün Suriye’de ne işimiz olduğunu sormaktadır. Bu asla ve asla kabul edilemez. 15 Temmuz hain darbe girişimi öncesinde Suriye’de terörle mücadele operasyonlarını engelleyenlerle bugün “Suriye’de ne işimiz var” diyenler arasında hiçbir fark yoktur.”
#haber #gündem #sondakika
============================
Türkiye Gazetesi Resmi Web Sitesi
►
Türkiye Gazetesi Sosyal Medya Adresleri
►
►
►
►
►
Türkiye Gazetesi Haber Akışı
►