Arşiv görüntüler
( İSTANBUL ) İSTANBUL
- Adnan Oktar Suç Örgütü’ne ilişkin örgüt elebaşı Adnan Oktar’ın da aralarında bulunduğu 76’sı tutuklu 226 sanığın yargılanmasına devam edildi. Mahkeme heyeti, tahliyeye ilişkin talepte bulunan tutuklu sanıkların talebini reddetti. Duruşma, 11 Şubat'a erteledi. . İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki duruşma salonunda görülen duruşmada Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu 61'i tutuklu, 72 sanık ile avukatları hazır bulundu. "Dindar ve milliyetçi insanlardı" İstanbul Beykoz Devlet Hastanesi'nde sağlık memuru olarak görev yapan tutuksuz sanık Hatice Akoğlu, "Ben Adnan Oktar'ın eserleriyle 2014 yılında tanıştım. Evimizin kapısına bırakılan bir kitabı okudum. Okuduktan sonra da diğer kitapları internet sitelerinden sipariş verdim. 2012 gibi Facebook'tan Adnan Oktar grubundan birkaç kişiyi ekledim. Daha sonra Adnan Oktar'ın konferansına katıldım. PKK'ya karşı bir konferanstı. Dindar ve milliyetçi insanlardı. Ben 14 yıldır devlet memuruyum. 14 yıl boyunca devletin aleyhine hiçbir şey yapmadım. Ben dindar bir ailede yetiştim ve milliyetçi bir insanım, buna katkı sağlayacak eserleri okudum. Milli şuuru destekleyecek bir eserdi. Dindarlığımı, Allah yoluna olan bağlılığımı daha çok güçlendireceği için bu kitapları okudum. Tanıdığım insanlardan hiçbir zarar görmedim. Hiçbir suç unsuruna da tanık olmadım" ifadelerini kullandı. "Allah'tan korkan insanlardı" Duruşmada savunma yapan ve 12 yıldır Enerji Bakanlığına bağlı bir şirkette devlet memuru olarak görev yaptığını dile getiren tutuksuz sanık Mustafa Kurtuluş, "Burak Abacı isimli şahıs kendini kurtarmak için aleyhimde beyanlarda bulunmuştur. Emre Kutlu da örgütün günlük işlerini yaptığımı iddia etmiştir fakat alakası yoktur. Bu insanlar eğitimli ve kültürlüdür. Benim görüşebileceğim insanlardır, ondan örgüt yöneticileri olduğu iddia edilen sanıklarla görüşmem var. Uzun süre geçtiği için şu an tam hatırlamıyorum. O anda onların kim olduğunu bilmiyordum ama gidip tanıştım. Yardım diye bir şey söz konusu değil, günlük hayatta yapılan şeyleri yapıyorum. Bunlar vatanını, milletini seven Allah'tan korkan insanlardı" dedi.
"İslam'ı kendi yaşayanlardanım" Ümraniye Çakmak Polis Merkezi'nde Suç Araştırma Bürosunda polis olarak görev yapan ve açığa alınan tutuksuz sanık Oğuzhan Öztürk, "Çeşitli yerlerde görev yaptım. Vatanımı milletimi sevdiğimden dolayı çeşitli görevlerde çalıştım. En son Ümraniye'de çalışırken gözaltına alındım. İddianamede bahsedilen tapelerle alakalı olarak ise, tapelerde ismi geçen görüştüğüm kişilerin örgütle alakası yoktur. 293 görüşme olmuş ama 5 yılda olmuş. 5 yıla yayıldığında bu 293 görüşme fazla değil. Ben bu davayla alakalı ne müştekileri tanırım ne de örgütün faaliyetlerine katılmışlığım vardır. Ben İslam'ı kendi yaşayanlardanım, hiçbir tarikat ve cemaatle alakam yoktur" şeklinde konuştu.
Duruşmada söz alan tutuklu sanıklar, tahliyeye ilişkin taleplerini dile getirdi. Mahkeme heyeti, tahliyeye ilişkin talepte bulunan tutuklu sanıkların talebini reddetti. Heyet, ev hapsi şeklinde adli kontrolü bulunan sanıkların duruşmaya katılabilmeleri için duruşma günlerinde izinli sayılmalarına hükmederek duruşmayı 11 Şubat'a erteledi.
http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/adnan-oktar-suc-orgutu-ne-iliskin-yargilamaya-devam-edildi-799423.html