Ertuğrul Abi'ye bir haber var dediğiniz zaman onu dibine kadar yapardı. Önceliği doğru haber olmasıydı. Fotoğraf güzel olsun. O Türkiye'ye röpotajları, yapılamaz denen haberleri yapardı. Kapıdan kovsanız bacadan girer yine yapardı. Çalışması sonunda kendi medya patronu oldu ama patronluk yapmadı yine gazetecilik yaptı. Burak Akbay'da aynı babası gibi donanımlı bir kardeşimiz. 12 yıldır birlikte çalışıyoruz. Biz gazetecilik yaptık başka bir şey yapmadık bize öyle bir çamur atıldı.
Ertuğrul ağabey oğlunun yurt dışında olmasına üzülüyordu. Ben de üzülmemesini söylüyordu. Hastalığını hiç söylemezdi. Hayata bağlıydı heyecanlıydı. Acımız büyük değerli bir insanı kaybettik. Oğlu ne yazık ki bu acı günde yanında olamadı. Burak Bey de umarım her şey düzelir ve memleketine döner.