'Dünyayı sadece Batı'nın deneyimleri ile okumak ütopik olur' - İSTANBUL

2018-10-04 0

"Dünyayı sadece Batı'nın deneyimleri ile okumak ütopik olur" - İSTANBUL - Çin Hindistan Enstitüsü Yönetici Ortağı Haiyan Wang ile röportaj "Dünyayı sadece Batı'nın deneyimleri ile okumak ütopik olur" - Çin Hindistan Enstitüsü Yönetici Ortağı Haiyan Wang: - "Dünya, Çin'in ekonomik gelişmeler göstermeye başladığı ekonomik reform yılları olan 1970'lerden önce ne kadar fakir bir ülke olduğunu unutuyor. Çin, 1978 yılından bu yana, yıllık ortalama yüzde 8,5'lik bir büyüme gerçekleştirerek kişi başına milli gelirini 9 katına çıkardı. 1978'de Çin'in dünya gayrisafi yurtiçi hasılası içindeki payı ise en düşük seviye olarak yüzde 2'lere kadar gerilemiştir. Günümüzde ise bu oran yükselerek devam etmektedir. Ancak, Çin'in Amerika'yı yakalamak için 2025'e kadar inovasyon, yapay zeka ve yatırım konularında daha çok yolu olacağı gözüküyor" - "Hala Çin'i Batılı deneyimlere dayanarak, Batılı gözlerle bakarak, Batılı tarzda düşünerek anlayabileceğimize inanıyoruz. Tarihçi Paul Cohen'in de kitabında belirttiği gibi Batı kendini olabilecek en kozmopolit kültür olarak görmeye devam ediyor. Bu nedenle 2025 yılında teknolojinin ana merkezi olmayı hedefleyen Çin'i ve tüm dünyayı artık sadece Batılı deneyimlerle okumak ütopik olur" - "Önümüzdeki yıllarda fırsatı kaçırmamak için Çin ve Hindistan'ın sermayelerini ortak kullanmaya yönelik daha çok iş birliği içerisinde olması kaçınılmazdır"İSTANBUL (AA) - ELİF SELİN ÇALIK MUHASİLOVİÇ - Çin Hindistan Enstitüsü Yönetici Ortağı Haiyan Wang, "Halen Çin'i Batılı deneyimlere dayanarak, Batılı gözlerle bakarak, Batılı tarzda düşünerek anlayabileceğimize inanıyoruz. Tarihçi Paul Cohen'in de kitabında belirttiği gibi Batı kendini olabilecek en kozmopolit kültür olarak görmeye devam ediyor." dedi.
Anadolu Ajansı'nın Global İletişim Ortağı olduğu, "Parçalanmış Bir Dünyada Barış ve Güvenliği Yeniden Düşünmek" temasıyla Swiss Hotel The Bosphorus'ta düzenlenen TRT World Forum'a katılan Çin Hindistan Enstitüsü Yönetici Ortağı Haiyan Wang, AA muhabirine, Çin'in ekonomik değişimi hakkında değerlendirmelerde bulundu.Çin'in yükselişinin küresel bir güç olmayı ve tüm dünyanın sorumluluğu almak istemesinden kaynaklanmadığını belirten Wang, "Dünya, Çin'in ekonomik gelişmeler göstermeye başladığı ekonomik reform yılları olan 1970'lerden önce ne kadar fakir bir ülke olduğunu unutuyor. Çin, 1978 yılından bu yana, yıllık ortalama yüzde 8,5'lik bir büyüme gerçekleştirerek kişi başına milli gelirini 9 katına çıkardı.1978'de Çin'in dünya gayrisafi yurtiçi hasılası içindeki payı ise en düşük seviye olarak yüzde 2'lere kadar gerilemiştir. Günümüzde ise bu oran yükselerek devam etmektedir. Ancak, Çin'in Amerika'yı yakalamak için 2025'e kadar inovasyon, yapay zeka ve yatırım konularında daha çok yolu olacağı gözüküyor." ifadelerini kullandı.Wang, ABD'nin en büyük yatırım bankası ve finansal hizmet kuruluşlarından Goldman Sachs'in tahminlerine göre, 2025 yılı itibarıyla Çin ekonomisinin Amerikan ekonomisiyle hemen hemen aynı büyüklükte olacağını gösterdiğine işaret ederek, "2050 yılı için, Çin ekonomisinin Amerikan ekonomisinden iki kat büyük olacağını ve Hint ekonomisinin de Amerikan ekonomisi büyüklüğüne ulaşacağını gösteriyor. Resmi veriler her şeyi açık bir şekilde ortaya çıkarıyor." dedi.
Batı medyasının, Çin'in 2013 yılında başlattığı "Bir Yol Bir Kuşak" projesi ile "borç tuzağı diplomasisi" yürüttüğü iddialarını değerlendiren Wang, "Halen Çin'i Batılı deneyimlere dayanarak, Batılı gözlerle bakarak, Batılı tarzda düşünerek anlayabileceğimize inanıyoruz. Tarihçi Paul Cohen'in de kitabında belirttiği gibi Batı kendini olabilecek en kozmopolit kültür olarak görmeye devam ediyor. Bu nedenle 2025 yılında teknolojinin ana merkezi olmayı hedefleyen Çin'i ve tüm dünyayı artık sadece Batılı deneyimlerle okumak ütopik olur." şeklinde konuştu.
- "Geniş nüfuslu ülkeler çok uluslu şirketlerin önemini kavramalı"Küreselleşen dünyada coğrafik sınırların bir öneminin kalmadığını belirten Wang, "Artık, geniş nüfuslu ülkeler çok uluslu şirketlerin önemini kavramalıdır. Çin ve Hindistan ekonomik iş birliği ile ilgili yazdığım kitapta da açıkça belirttiğim gibi ekonomik stratejileri geliştirme konusunda bu iki ülke bu zamana kadar sadece nüfuslarının yüzde 10'una odaklandılar. Bu çok düşük bir rakam ve bu zamana kadar kaçırılmış bir fırsat. Çünkü gelişen teknolojinin ürünleri sayesinde her geçen gün coğrafik sınırlar anlamlarını yitiriyor. Bu nedenle önümüzdeki yıllarda fırsatı kaçırmamak için Çin ve Hindistan'ın sermayelerini ortak kullanmaya yönelik daha çok iş birliği içerisinde olması kaçınılmazdır." dedi.


http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/dunyayi-sadece-bati-nin-deneyimleri-ile-okumak-utopik-olur-istanbul-604230.html