- Sahur programının katılımcılarının masalarda oturması - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun konuşmasıİSTANBUL (AA) - İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Ekonomik krizlerle siyasi krizlerle aynı zamanda yüksek faizlerle terörle anarşiyle ve bütün bunlarla birlikte terbiye edilmeye çalışılan, kendi kabuğunu kırmaması için çaba sarf edilen bir millet, bugün kabuğunu kırarak dünyaya kendi gücünün ne olduğunu, medeniyetinin kendisine ne emanet ettiğini ifade etmek istiyor." dedi.
Seçim çalışmaları kapsamında Gaziosmanpaşa'daki Recep Tayyip Erdoğan Gençlik Parkı'nda Kastamonulularla sahurda bir araya gelen Soylu, yıllardan beri bu milletin üzerinde oyunlar oynandığını ancak başarılı olunamadığını söyledi.
Medeniyetimizin ve tarihimizin bize yüklediği bir tutkunluk olduğunu anlatan Soylu, "15 Temmuz'dan önce gençlerimizle ilgili bize bir soru sorsalar genel olarak herkes şöyle söyler: 'Bu gençler ne tarafa gidiyor bilmiyoruz' derler. Ama 15 Temmuz gecesi, o gençlerin kahramanlıklarını hep birlikte gördük. Bir şeyi unutmuşuz aslında. Bu ülkede beş vakit ezanın okunduğunu unutmuşuzdur. O ezanın, gençlerimizi hangi iklime taşıdığını unutmuşuzdur. Annelerin, babaların onlara öğrettikleri, öğretmenlerin öğrettiklerini unutmuşuzdur. Biz böyle bir milletiz. Onun için üst üste darbeler yedik. Ekonomik krizlerle siyasi krizlerle aynı zamanda yüksek faizlerle terörle anarşiyle ve bütün bunlarla birlikte terbiye edilmeye çalışılan, kendi kabuğunu kırmaması için çaba sarf edilen bir millet, Allahımıza çok şükürler olsun ki bugün kabuğunu kırarak dünyaya kendi gücünün ne olduğunu, medeniyetinin kendisine ne emanet ettiğini ifade etmek istiyor." diye konuştu.
28 Şubat’ta herkese bir deli gömleği giydirilmeye çalışıldığını kaydeden Soylu, şöyle devam etti:‘’Kimimize irticacı dediler, kimimize Kürt, kimimize Türk, kimimize Alevi, kimimize Sünni, kimimize laik, kimimize antilaik diyerek hepimizi fişlediler. Bu ülke çok badirelerden, çok sıkıntılardan geçti. Hiç olmayacağını zannettiğimiz gecede biz 15 Temmuz'u birlikte yaşadık. Ve içinde bulunduğumuz sistem, her zaman krize açık bir sistem oldu. Ya hükümet düştü ya meclis. Ya meclis düştü ya hükümet zayıfladı. İkisi güçlü olduğu zamanlar da problem, ikisi güçsüz olduğu zamanlar da problem, birisi güçlü birisi güçsüz olduğu zaman da problem. Bir birinin işlerine sürekli karışan ve sürekli çatışma çıkaran bir sistemi hep beraber yaşadık. Bu darbe oluştu, zihnimiz hep iki darbenin arasında kaldı."Bakan Soylu, 7 Haziran'daki seçimlerde HDP'nin, 80 milletvekilinin üzerine çıkınca maskesini de çıkardığını belirten Soylu, "Yaktılar, yıktılar, birliğimize, geleceğimize, her biri oyun kurmaya başladı.
Çukurlar kazdılar, evlatlarımızı şehit ettiler, camileri yaktılar, kütüphaneleri yaktılar, spor kompleksleri yaktılar, binaları yıktılar. Sadece 7 Haziran'dan çok kısa bir süre sonra oldu bu." diye konuştu.
"Bize her şeyi söyleyebilirler, kızabilirler, her türlü iftirayı atabilirler ama bir şeyi söyleyemezler biz bu ülkeyi hainlere teslim etmedik." diyen Soylu, şunları kaydetti:''Yılbaşından bugüne kadar 9 bin 500 uyuşturucu satıcısı tutuklandı, hepsi kodese girdi. Bu mücadele devam ediyor. Ne yapalım? Bunu bırakalım mı? Kime bırakalım? Kafası karışık adamlara mı bırakalım? Kıblesinin neresi olduğu belli olmayan, bir kulağı Avrupa'da, bir kulağı Amerika'da kendisine söylenen bir sözden sonra azaları titreyen bu adamlara mı bırakalım? Edirne'den Selahattin Demirtaş'ı çıkarmak için kendisini Cumhurbaşkanı seçtirmekten daha çok gayret gösteren Muharrem İnce'ye, Temel Karamollaoğlu'na, Meral Akşener'e mi bırakalım Türkiye'yi? Kime bırakalım? Bugün büyük projelerimizi devam ettiriyoruz, bunları yarım mı bırakalım? "
http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/soylu-28-subat-ta-hepimizi-fislediler-istanbul-553934.html