Zeynep'in anne ve babasıyla parkta oynama görüntüleri - Zeynep'in babasıyla evde oyun hamuru ile oynama görüntüleri - Zeynep'in hastanede yattığı sıradaki fotoğraf ve videosu - Anne Dilek Peltekoğlu ile röportaj Umudun adı anne sevgisi - Sadece 940 gram dünyaya gelen, beyin kanaması geçiren ve kalbi duran Zeynep bebeği hayatta tutmak adına büyük mücadele veren anne Peltekoğlu, şimdi en büyük zaferinin öyküsünü Türkiye'nin her yerinden prematüre anneleriyle paylaşıyor, onlara da umut oluyor - Anne Peltekoğlu: - "Her sağdığım sütün poşetinin üstüne mutlaka not yazıyordum, hayatta ve bizimle kalmasını istiyordum. Ona sevgimi göndermekten hiç vazgeçmedim. Hastane yönetiminden izin alıp yoğun bakıma giriyor bebeğimi kucağıma alıp her gün ısıtıyor ona yalnız olmadığını anlatıyordum" - "Herkesin farklı bir hikayesi var. Bana ulaşan prematüre annelerine umutlarını kaybetmemelerini söylüyorum, Türkiye'nin her yerinden arıyorlar çünkü o süreçte çok fazla desteğe ihtiyacınız oluyor"İZMİR (AA) - EFSUN YILMAZ - Henüz 26 haftalıkken 940 gram dünyaya gelen, beyin kanaması geçiren ve kalbi duran Zeynep bebeği yoğun bakımda bile yalnız bırakmayan anne Dilek Peltekoğlu'nun öyküsü tüm prematüre bebek annelerine umut oldu. Makine Mühendisi Uğur Peltekoğlu ile Fen Bilgisi Öğretmeni Dilek Peltekoğlu (41) çifti, 1 Nisan 2015'te ikinci bir çocukları olacağını öğrendi. Peltekoğlu'nun gebelik süreci, "plasenta previa (plasentanın bebek ile doğum kanalı arasında olması)" adı verilen sorun nedeniyle sağlıklı ilerlemedi. Doktoru, hamileliğinin 26. haftasında kanama başlayınca kadının hayati riskini gözünde bulundurarak bebeğin anne karnından alınmasına karar verdi. Ege Üniversitesinde gerçekleştirilen operasyonda 940 gram olarak dünyaya gelen bebek, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesinde kuvöze alındı, anne de yaklaşık 1 ay tedavi altında tutuldu. Müdahaleye rağmen kuvözde 840 grama kadar düşen ve kalbi duran Zeynep bebek beyin kanaması da geçirdi. Peltekoğlu, hastanede sağdığı sütünü üzerinde "Yaşamalısın" yazılı notlarla hastaneye gönderdi. Taburcu edilince de kızının yanına koşan anne, prematüre bebeklerin anne sıcaklığını hissetmesi için "kanguru bakımı" adı verilen yöntemle Zeynep'in hayatta kalması için mücadele verdi. Yaşamasına imkansız gözüyle bakılan minik kızını yoğun bakımda göğsüne alan anne Peltekoğlu, ondan yaşamasını istedi, ninniler söyledi.
Hastaneden 3 ay sonra kızıyla beraber çıkan Peltekoğlu, şimdi 2 yaşında olan Zeynep'in öyküsünü, sosyal medya aracılığıyla Türkiye'nin her yerindeki prematüre anneleriyle paylaşıyor ve onlara da umut aşılıyor. - "Ona sevgimi göndermekten hiç vazgeçmedim"Peltekoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gözlerini 26 haftalıkken açan bebeğinin sadece beyin ve kalbinde değil, soluk borusu ve bağırsağında da sıkıntıları olduğunu söyledi.
Zeynep'in sağlık durumuna ilişkin doktorların olumsuz konuştuğunu aktaran Peltekoğlu, şöyle devam etti:"Her sağdığım sütün torbasına mutlaka not yazıyordum, hayatta ve bizimle kalmasını istiyordum. Ona sevgimi göndermekten hiç vazgeçmedim. Hastane yönetiminden izin alıp yoğun bakıma giriyor bebeğimi kucağıma alıp her gün ısıtıyor ona yalnız olmadığını anlatıyordum. Yattığım hastanenin camına konan kuşların ona benden haber götürdüğünü hissediyordum. Nihayet 3 ay sonra zafer bizimdi, kızımı alıp hastaneden çıktım." Zeynep dünyaya geldiğinde prematüre bebeklerle ile ilgili hiçbir şey bilmediğini, sürekli internette benzer sıkıntıları yaşayan anneleri takip ettiğini anlatan Peltekoğlu, şunları söyledi:"Sosyal medyada siz de bir şey paylaşıyorsunuz benden sonra da diğer anneler beni buldular. Telefonla ya da mesajlaşarak destek olmaya çalıştık. Herkesin farklı hikayesi var. Bana ulaşan prematüre annelerine umutlarını kaybetmemelerini söylüyorum. Türkiye'nin her yerinden arıyorlar çünkü o süreçte çok fazla desteğe ihtiyacınız oluyor. Bu destek de umarım Türkiye'de giderek artacak. Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği de kuruldu. Onun için çok mutluyum. Çünkü onların yolunu aydınlatacak insanlara ihtiyaçları var." - Prematüre bebeklerin hayati tehlikesi İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Neonatoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Kliniği Eğitim Görevlisi Doç. Dr. Mehmet Yekta Öncel, 1000 gram altında ağırlıkla dünyaya gelen bebeklerin "düşük doğum ağırlığı" nedeniyle çeşitli risklerle karşı karşıya olduğu bilgisini verdi.Düşük doğum ağırlığı ile dünyaya gelen bebeklerdeki ölüm oranının yüzde 40 - 50 arasında olduğunu belirten Öncel, beyin kanaması geçiren ve kalbi duran bebeklerde bu oranın yükseldiğine dikkati çekti.Öncel, kanguru bakımının hem anneye hem de bebeğe pozitif etkileri olduğunu vurgulayarak "Kanguru bakımı sayesinde bebeğin vücut ısısının korunması sağlanıyor, annenin de hormonlarında artış gözlemleniyor. Ayrıca bebekte anneye güven duygusunu geliştiriyor." ifadelerini kullandı.