Küçük bir kasaba düşleyin; doğası bozulmamış, dev marketlerde bir ekmek alabilmek
için kuyrukta bekleyen insanlar yok, korna sesleriyle uyanmıyorsunuz. Hayatınız koşuşturarak
geçmiyor. Yediğiniz içtiğiniz her şey yaşadığınız yörenin doğal ortamında sağlıklı bir şekilde
yetiştiriliyor. Pizza ya da hamburgerle değil doğru düzgün yemeklerle besleniyorsunuz.
Arabaya değil bisiklete biniyorsunuz. Çevre kirliliği yok. Gürültü patırtı yok. Etrafınızda gözü
rahatsız eden bir yapılaşma yok. Böyle bir yerde sabaha merhaba diyorsanız eğer hayata yeniden başlamışsınız demektir.