BÜLENT SEZGİN: Sizin hep üzerinizde durduğunuz kalite konusuna bugün de Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce dikkat çekti Hocam. “Biz bir kalite sorunu yaşıyoruz. Türkiye genelinde devletin kurumlarının yaptığı işlerde kalite sorunu yaşıyoruz. Kalite bir insan hakkıdır. Nasıl evrensel insan hakları varsa, kalite de bir insan hakkıdır” şeklinde konuştu.
ADNAN OKTAR: Ama şimdi kaliteli eşyadan değil de, kaliteli insandan başlamak lazım. Kaliteli insan olmadıktan sonra kaliteli eşyaya yazık. Kaliteli mekana da yazık. Türkiye’de kaliteli insanlar var ama kalitesiz insanlar da çok fazla var. Vahşi insanlar da çok fazla var. Önce kaliteli insan yetiştirmek gerekiyor. Onun için de kaliteli fikir gelişmesi gerekir. Kalitesiz fikirden kaliteli insan çıkmaz. Kaliteli fikir de Kuran İslamlığıdır. Müşrik İslam anlayışı değil. Ortodoks gelenekçi İslam anlayışı değil. Oradan kalite bulmazsın. Orada yoğun olarak kalitesizlik ortaya çıkar. Çünkü sen adama ne diyorsun? “Gülme” diyorsun “konuşm”a diyorsun. “Yerde yemeğini ye. Elini yıkamana gerek yok, parmağını yala” diyorsun. Adam eliyle dişlerini karıştırıyor sofrada. O adama sonra çok kaliteli bina oluşturacaksın, kaliteli yüzme havuzları oluşturacaksın; adam da paçalı donu giyip oraya gelecek, kalite bitmiş oluyor zaten. Kalitesiz bir insanın kaliteli bir binaya gelmesiyle kalite yok olmuş olur zaten. Ama kalitesiz bir yere kaliteli bir insan gelmiş olsa orası da kaliteli olur. kısa sürede kaliteli olur. Ufak bir değişiklikle kaliteli hale getirirsin. Kalitesiz insan çok büyük bir beladır. Önce kaliteli düşünce üstünde dursunlar. Kaliteli fikir üstünde dursunlar. Onun için de kaliteli kitaplar gerekir. Kaliteli eserler, kaliteli yazılar gerekir. Sevgisiz nefret dolu kalitesiz yazılarla insanları eğitmeye çalışırsan, kalitesiz vahşi insanlar oluşur. Buna dikkat çekmek için bir kitap hazırlıyorum.