BÜLENT SEZGİN: Ahmet Hakan yazısında “Lice’de PKK’nın kayıpları için oluşturulmuş bir mezarlığa dikilen fiberglas malzemeden yapılma basit bir heykel otuz yıllık savaşı bitirecek tarihi çözüm sürecini zora koyuyorsa” diyor “Diyarbakır’ın ortasına dikilecek, büyük, ağır ve tunçtan bir Öcalan heykeli çözüm sürecini ne hale koyar?” diye sormuş.
ADNAN OKTAR: İşte eğer onu kabul etseydik onu yapacaklar. Yoklama yaptılar, biz kükreyince apar topar gitti, konu bu. Ses çıkarmasak duracaktı o, tabii kimse karışmayacaktı. Asla kabul etmeyiz. Mehmetçikler’in anneleri benim canlarım her gün için için ağlıyorlar, Allah aşkıyla her gün. Burada da var şehitlik. Geliyor anneler, canlar, ben her gün görüyorum mezarı geliyor siliyor, temizliyor çiçeklerine bakıyor. Geliyor orada oturuyor canım akşama kadar. İçinde onulmaz bir kin ve nefret PKK’ya karşı. Kahredici bir nefret. Biricik aslan evladını elinden almışlar ve kahpece, kalleşçe. Efenin karşısında tir tir titriyorlardı. Efe gidince bunlar efelenmeye başladılar, olmaz.