Allah kanın, kavga ve kargaşanın durmasını Hz. Mehdi (as)’a nasip etmiştir.

2014-08-22 25

ADNAN OKTAR: Tebliği ne kadar yapabilirsen o kadar yaparsın. Hz. İsa (a.s) devrinde yapamıyordu talebeleri çok az yapabiliyordu. Her yer Roma askeriyle doluydu. Roma casuslarıyla doluydu ölüm tehdidinden dolayı ancak Hz. İsa (a.s) konuşabiliyordu on iki kişi talebesi oldu, onlar da gizliydiler. Birçoğunu da yakaladılar. Bir kısmı şehit oldu. Hz. İsa Mesih de, Cenab-ı Allah tarafından göğe alındı. Hz. İsa Mesih de tebliğ yapamıyordu çok zor durumdaydı yani. O kadar açık yapamadı. Bir dereceye kadar yapabildi. Yaptı anlattı ama olay çıktı. Olay çıkaran da Allah’tır. Tebliğ engelleniyorsa o engellemeyi de yapan Allah’tır. Eğer tebliğ engellenmeseydi zorunlu adetullaha göre zaten İslam hakim olurdu. Tebliği engelleye engelleye Cenab-ı Allah Mehdi (a.s) vaktine kadar bekletti İslam alemini. Eğer önünde bir engel olmasa çok her yere hakim olurdu İslam. Allah hidayeti de vermedi insanlara engelli de çoğalttı. Niye? “Mehdi (a.s)’yi bekleyin” dedi. Kanı, kavgayı, savaşı Cenab-ı Allah istese bir anda durdurur. Durdurmuyor. Mehdi (a.s)’yi sebep edecek şekilde bekletiyor Allah. O durduracak siz de bana şükredeceksiniz diyor Cenab-ı Allah. Ona da vesile olarak teşekkür edeceksiniz diyor. Ben Mehdi (a.s)’yi seviyorum diyor Cenab-ı Allah hadiste. Hz. Ali (r.a)’nin naklettiği hadis. O arkadaşlarımız her şeyin kolay olsun istiyorlar. Halbuki Allah zorluğu beğeniyor. Sahabe zorlu savaşlara girdi. Açlık çekti, kıtlık çekti, uykusuzluk çekti onla sahabe oldular. Onlar istiyor ki açlık da olmasın, susuzluk da olmasın, korku da olmasın. Ee? “Sahabe gibi olalım.” Öyle bir şey olsa sahabe olmazdı zaten. Sahabenin o rütbeye kavuşmasını sağlayan acılar, zorluklardır, çilelerdir.

BÜLENT SEZGİN: Hocam dediğiniz gibi inşaAllah, Müslümanlar’a karşı olanlar onları engellemeye çalışanlar yine Allah’ın dediklerini yapıyorlar ve kaderlerinde olan davranışı gösteriyorlar Allah ayette şöyle buyuruyor. “Gerçek şu ki onlar hileli düzenler kurdular”. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Oysa onların düzenleri dağları yerinden oynatacak bile olsa Allah katında onlar- hazırlanmış bir karşılık vardır. Bir düzen vardır.”

ADNAN OKTAR: Mehdi (a.s) devri ne demek? Çile devri demektir zaten. Mehdi (a.s), çileden doğuyor zaten. Çile, çilenin içinden doğar Mehdi (a.s). İsa Mesih çilenin içinden doğuyor rahatlıktan doğmaz. Bak annesinin çektiği çileye bak. Keşke diyor ölseydim bundan önce ve unutulup gitseydim diyor. Çile değil mi bu? Çilenin şiddetinden bunu söylüyor. Haşa haşa onu gayri meşru ilişkiye giren kadın olarak görüyor çevresi. O devrin ve bütün devirlerin en mükemmel en muttaki kadınını gayri meşru yaşayan bir kadın olarak görülmeyle değerlendiriyorlar. Alemlere üstün kıldık diyor Cenab-ı Allah. Bak çileyi görüyor musun? Cenab-ı Allah ona en zor gelecek halle onu imtihan ediyor. Peygamberimiz (s.a.v.)zamanında (s.a.v.) acı, çile, korku, ıstırap. Açlığın her türlüsü, uykusuzluğun her türlüsü, yorgunluğun her türlüsü, korkunun her türlüsü üzerlerindeydi. Çok güçlü imtihan oldular. Sahabeler sahabelik makamı aldı. Resulullah (s.a.v.) de Habibullah, sevgilim dedi Cenab-ı Allah Peygamberimiz (s.a.v.)’e. Habibim dedi. Çileyle olur bu güzellikler.

OKTAR BABUNA: Allah bir ayette şöyle buyuruyor inşaAllah. Şeytandan Allah’a sığınırım “sizden öncekilerin başına gelenler sizin başınıza gelmeden cennete gireceğinizi mi sandınız. Onlar öyle bir zorlukla sarsıntıyla sarsıldılar ki peygamber ve beraberindeki Müminler soruyordu Allah’ın yardımı ne zamandır diye. Şüphesiz Allah’ın yardımı pek yakındır” diyor inşaAllah.