Hz. Hızır Hz. Mehdi (as) için Akşemsettin kanalıyla İstanbul’un fethini planlamıştır.

2014-08-17 28

ADNAN OKTAR: Hz. Hızır (a.s) ile Hz. Mehdi (a.s) görüşür Hz. Mehdi (a.s) haberi bile olmaz. Hz. Hızır (a.s) başbakanla da görüşür, cumhurbaşkanıyla da görüşür, onların da haberi olmaz. Mason toplantısına katılır oradakilerin de haberi olmaz. İstanbul’un fethinde surların üstünde zaferden sonra etrafı seyrederken Hz. Hızır (a.s) Ak Şemsettin tarafından görülmüştür. Yani İstanbul’un fethinin gününü dahi söyleyen yine Hz. Hızır (a.s)’dır. Ak Şemsettin kanalıyla bu konuyu iletmiştir Fatih Sultan Mehmet’e. Direkt değil. Bazen adam kullanır, aracı kullanır. Fatih Sultan Mehmet vazgeçmişti. “Ben İstanbul’u fethetmeyeceğim. Allah nasip etmiyor. Defalarca girişimde bulundum çok büyük insan kaybı oldu ama buna rağmen İstanbul’u fetih edemiyoruz. Demek ki Allah Mehdi (a.s)’ye nasip edecek. Hadislerde Mehdi (a.s) alacak İstanbul’u, ben o yüzden vazgeçtim” dedi. Ak Şemsettin’i Hz. Hızır (a.s) gönderdi. Onu çağırdı çadırına, “sen maddi olarak fetih edeceksin, Mehdi (a.s) de manevi olarak fethedecek İstanbul’u” dedi. “Sen fethet, Mehdi (a.s)’ye İstanbul’u hazırla” dedi. Ve ecdat camilerle Mehdi (a.s) için İstanbul’u süsledi. Saraylarla süsledi. Kendileri için yaptırmadılar o sarayları Mehdi (a.s) için yaptırdılar. Topkapı Sarayı’nı kendi keyifleri için yapmadılar onlar mütevazı yaşayan insanlar. Topkapı’ya alametleri Peygamberimiz (s.a.v.)’in hırkasını, Peygamberimiz (s.a.v.)’in kılıcını, sancağını Hz. Mehdi (a.s) için getirdiler. Duruyordu o Mısır’da. Özel getirttirdiler Hz. Hızır (a.s)’ın talimatıyla. “Hz. Mehdi (a.s) burada çıkacağı için İstanbul’u fethedeceksin Hz. Mehdi (a.s)’ye hazırla” dedi. Hz. Mehdi (a.s) için özel olarak süslenmiştir İstanbul. Avrupa İstanbul’u bize verir mi? Bu olacak iş mi yani? Koskoca Avrupa bize verecek İstanbul’u.

OKTAR BABUNA: Almışlardı birinci dünya savaşında da İstanbul’u bırakıp gittiler.

ADNAN OKTAR: Yani olacak iş değil bu. Ama Hz. Mehdi (a.s) burada çıkacağı için, emir böyle geldiği için, Hz. Hızır (a.s)’ın talimatı böyle olduğu için, İstanbul’u işgal eden ordular, onlar da masonluğa bağlı olduğu için geri çekildiler.

GÖKALP BARLAN: Hz. Hızır (a.s) kıssasındaki iki kişi hazineyi çıkaracak iki öksüz çocuktan bahsediyor Hocam siz bunu açıklamıştınız. Hz. İsa (a.s) ve Hz. Mehdi (a.s).

ADNAN OKTAR: Zaten sembolik olarak çok detaylı anlatılıyor. “İki denizin birleştiği yer” açık net yani çok sarih yani. Buluşma buradadır. Yüzyıllardan beri Hz. Hızır (a.s)’ın özlemidir İttihad-ı İslam. Yüz yıllardan beri onun heyecanla beklediği görevidir. Sonra Hz. Hızır (a.s) bak İttihad-ı İslam’dan sonra. Ondan sonra çekilecek. Kıyamete yakın çekiliyor. Görevi bittiği için muhatap olmuyor, bırakacak dünyayı. Ondan sonra kan gövdeyi götürüyor. Çünkü görevi yok.

SİBEL YILMAZTÜRK: Hocam peki Hz. Hızır (a.s) imtihana tabii mi?

ADNAN OKTAR: O da imtihan oluyor tabii. Mesela bak cinler, onlar da imtihan oluyor. Cin; ruh halinde maddenin içinden geçiyor diyor ki; “ya ben nasıl dirilirim ki? Olacak iş değil” diyor. Ayette var. Ölümden sonra hayat olabileceğine inanamıyor, kendisi ruh olduğu halde görüyor bunu. Binaların içinden geçiyor “bu nasıl olur ki?” diyor “ölümden sonra bir hayat olamaz” diyor. Yani ruh olduğu halde. Mesela bak insan da madde “Ben maddeyken benim ruhum nasıl yaşar?” diyor. Öbürü ruh olduğu halde buna inanmıyor. Allah’ın hikmeti. Bizzat görüyor ruh olarak yaşadığını görüyor yine inanamıyor. Mesela insanlarda da var o. “Ben bedenim” diyor “öldükten sonra nasıl dirileceğim ki?” diyor. Bu imtihanın bir sırrıdır. Güçlü vicdanlar burada geçer. Zayıf vicdanlar burada takılır.

“Ak Şemsettin Hazretleri’ne fethin zamanı nasıl bildiğini sordular. Cevap verdi kardeşim Hz. Hızır (a.s) ile ilm-i ledünle Konstantiniye'nin fethini vaktiyle daha önce keşfetmiştik”. İlm-i ledünle, ledün ilmiyle. “Fetih gerçekleştiği gün Hz. Hızır (a.s)’ı gördüm. Birçok veliler ve askerin önünde kaleye girdiler. Kale fetholunduktan sonra Hızır (a.s) kardeşimi gördüm ki, kale duvarı üzerine çıkmış oturmuştu,” Herkes bilmez inşaAllah. Ak Şemsettin de öyle, özel görevli inşaAllah. “Sultan Fatih kuşatma günleri uzayıp fetih gerçekleşmeyince Vezir Ahmet Paşa’yı Ak Şemsettin Hazretleri’ne gönderip fethin kesin zamanını sormuş.” “Ne gün olacak?” diye. Bak mesela o da çok acayip, bileceğini bilmesi çok acayip. “O da Cemaz-il Evvel ayının 20. günü seher vakti demiş.” Sabah vakti. Bak en ince detayına kadar söylüyor.