Kredi mağduru vatandaşlar dolandırıcılara dikkat!
Ülkede hukuk sisteminin dokularına ve genlerine kadar dokunmadık alan bırakmayan ve dolayısıyla yavaş işleyen bir sistem yaratan AKP Hükümeti ilginç dolandırıcılık türleri de yaratmayı sürdürüyor. Son zamanlarda mali sermaye dizginlenemediğinden dolayı faiz dışı kredi kartı aidatı ya da kredi masraflarının geri alınışı konusunda yaşanan belirsizlikler ve adalet sisteminin iyice ağırlaşması sonucu, “20 günde bütün kredi dosya masraflarınız ve kredi kartı aidatlarınız geri veriliyor” gibi tüketici vatandaşların beyinlerini ateşleyen sloganlarla ortaya çıkan birtakım kimseler, vatandaşları azımsanamayacak rakamlarda dolandırmaktadır. Bu kapsamda aşağıda resimleri görülen internet siteleri bile kuran bu tür haksız kazanç peşinde koşanlar, ağlarına düşürdükleri vatandaşlara örneğin BURTÜKODER sitesinde bulunan boş başvuru dilekçelerini 79 lira karşılığında ödemeli teslim ediyorlar.
Vatandaşlar telefonla, sms ile ve internet siteleriyle tuzağa düşürülerek binlerce lira dolandırılmaktadır.
YAPILAN DOLANDIRICILIK AMA SUÇ TEŞKİL ETMİYOR
Bu konuyu sorduğumuz tüketicileri koruma ve vatandaşların her türlü sorunlarına el atma konusunda sayısız olguya imza atan Burdur Tüketicileri Koruma Derneği (BURTÜKODER) Başkanı Kemal Arslan, kendilerinin hiç para almadan verdiği hizmeti, tuzağa düşürdükleri vatandaşları boş dilekçelerle dolandırmak suretiyle haksız kazan peşinde koşan kişilerin azımsanamayacak miktarlarda paralar karşılığı yaptıklarını, bu kişilerin yaptığı işin resmen dolandırıcılık olmasına rağmen suç teşkil etmediğini ifade etti. Bu nedenle vatandaşların bu tür kişilere karşı uyanık olmaları gerektiğini vurgulayarak, kendilerine başvurmaları halinde bedava hizmet vereceklerinin altını çizdi.
YAPILAN İŞ HER BAKIMINDAN SUÇ TEŞKİL ETMEKTEDİR
Bu kapsamda görüşüne başvurduğumuz Burdur BARO Başkanı Yusuf Çiftçi ise kendisine göre yapılan işin suç teşkil ettiğini belirtti. İlk olarak avukatlık alanına giren bir pratik olduğundan dolayı yanlış olduğunu, ikinci olarak uzun bir Hakem Heyeti ve ardından gerekirse mahkeme sürecinin konusu olan bir işin 20 günlük kısa bir dönemde halledileceğini söylemenin dolandırıcılık amaçlı olduğunu düşündüğünü ifade etti. Ve ekledi: “Bu konuda ilgili kurumların görevlerini yapmalarını, devletin vatandaşlarını korumak olan görevini yapmasını istiyorum.”
