dinliyor deniz
rüzgarla konustuklarimi
bir gece daha
susturup içindeki girdaplari
yakamozlari saliyor gözlerime
en derin yerinde
itiraflarin
öperken dalgalar
sahilin dudagini
deniz fenerine inat
gagaliyor
kayit tusunu bir marti
ve…
akiyor itiraf sancisi
sol yanimdan
titrek dizlerime
düs degildi aslinda
Rapunzel’in saçlarinda sen
Midas’in kulaklarinda ben
olmak
Sevil berberinde güzellesip
Figaro’nun dügünü’ne gitmek
sarmasdolas
Visne bahçesin’den dolasip
kestirme’den çiksaydim
Vanya dayi görme’den
ve..
daha fazla bekletme’den
Godot’yu
yayilsaydim arka koltuga
Kral Lear içkisini
yudumlarken
oysa takilip
kabak bir paytonun ardina
yazilmistim bosyere
cevapsiz bir adrese
Külkedisi zannedip
unutarak seni...
o nedenle
seslenirim rüzgarlara
kör/kütük
kör olmasada
kütüklügüm tescilli
haris
sapsalligim’dan
bu yüzden
siselerin dibinden duyulur
günah çikartma seremonilerim
mahçupça
yarin
yine gelir
yine aglarim çocuklar gibi
hiçkiriklarimi duyar
belki
belki
affettigini söyler yunuslar
belki
seslenir uzaklar’dan
sen’den hiç gitmedim der
Mireille Mathieu saçli denizkizi...
Vaha
Muzaffer Akin
http://www.poemhunter.com/poem/g-nah-kartma-seremonisi/