Macedonian Life programı bu hafta Matka Kanyonu ve Dojran Gölü‘nü ziyaret ediyor. Makedonya’nın en doğal bölgelerinden biri olan Matka Kanyonu Üsküp’e sadece 30 dakika uzaklıkta, yüzlerce bitki ve hayvan türüne ev sahipliği yapıyor. Vlero Mağarası güzelliğiyle bizi büyülerken, Dojran Gölü‘nde geleneksel usüllerle avlanan balıkçıların yaşamına da kısaca bir göz atacağız.
Bu ülkenin gizli mücevheri, Üsküp’e 30 dakika uzaklıkta bir yerde saklı. Matka Kanyonu zengin bitki örtüsü ile yerli halkın en sevdiği uğrak yerlerinden bir tanesi.
Kıro Angeleski, Rehber ve Dalgıç: ‘‘Matka Kanyonu’nda çok çeşitli hayvanlar ve bitkilere rastlamak mümkün. Bunlardan bazıları yöreye özgü. Matka’nın kelime anlamı ‘rahim’ yani hayatın başladığı yer demek.’‘
Kıro Angeleski, Rehber ve Dalgıç: ‘‘Buranın havası her nasılsa çok gizemli ve pozitif enerji ile dolu. Bölgeye gelen insanlar kendilerini çok iyi hissediyorlar.’‘
Kıvrımlı akışı ile Treska Nehri görülmeye değer. Bu kanyonda gizli hazineler saklı. Tıpkı Vrelo Mağarası gibi…
Bu coğrafi yapı ve etkileyici sarkıtlar, milyonlarca yıl devam eden erozyon sayesinde oluştu. Ancak en etkileyici bölüm suyun altında saklı. Uzmanlar buranın dünyanın en derin mağaralarından biri olduğuna inanıyor.
Kiro Angeleski buraya dalış yapan ilk Makedon olmuş.
Kıro Angeleski, Rehber ve Dalgıç: ‘‘Karanlığa doğru daldığınızda sanki başka bir gezegende hissediyorsunuz. Çok güçlü bir duygu ve yoğunlaşma içerisindesiniz. Çünkü mağaranın içerisinde yapacağınız bir hata nedeniyle kaçabileceğiniz bir yer yok.’‘
Dört yıl önce büyük bir keşif yapılmış. Özel bir dalış timi ile mağara bilimci, burada araştırma yapmış. Ünlü mağara dalgıcı Luigi Casati burada rekor kırarak 212 metre derinliğe dalış yapmış.
Kıro Angeleski, Rehber ve Dalgıç: ‘‘Bu mağaraya dalış yaptığım zaman farklı duyguları bir arada yaşıyorum. Korku, mutluluk ve heyecan…’‘
Gün ışığına geri dönüp büyüleyici bir yere gidiyoruz. Dojran Gölü, Yunanistan sınırında bulunuyor. Ülkenin en küçük tektotik gölü sadece 10 metre derinliğinde ve hayat dolu.
Burası 15 ayrı balık türü ile Avrupa’nın en zengin göllerinden biri olarak kabul ediliyor.
Tome Baltakov tüm hayatını Dojran çevresinde geçirmiş. Yaklaşık 40 sene balıkçılık yapan bu adam şu anda 82 yaşında. Şimdi tecrübesini genç nesillerle paylaşıyor.
Tome Baltakov, Balıkçı: ‘‘Tek başına balıkçı olamazsınız. En az iki kişi olmalısınız çünkü bu takım işi. Biri ağı suya atar diğeri ise kürek çeker. 30 ila 80 kilo balık tutarız ve yakaladıklarımızı hemen eve götürürüz.’‘
Karabatak kuşları kullanılarak kışın hala eski üsüllerle balık avlanıyor.
Kuşlar balıkları kaçırıyor ve bu yöntemle ağa takılmaları sağlanıyor. Bugün Gyorgi Stojanov modern usüllerle avlanıyor.
Tome Baltakov, Balıkçı: ‘‘Gece gölde açılıyor ve ağı bırakıyoruz. Sabah güneş doğmadan önce de topluyoruz. Yakaladıklarımızı karaya çıkarıp temizliyor ve ağları bir sonraki av için düzeltiyoruz.’‘
25 yaşındaki bu genç her gün balığa çıkıyor. Zor bir görev olsa gerek.
Makedon yemeklerinden, antik kent Ohri’ye, doğa cenneti Matka Kanyonu’ndan Dojran Gölü‘ne uzanan maceramızın sonuna geldik. Umarım gezimiz hoşunuza gitmiştir. Eğer bu bölümleri tekrar izlemek isterseniz, internet sitemize göz atabilirsiniz. İzlediğiniz için teşekkürler.