Ermeni soykırımından arta kalanların, Malatya Yazıhan ilçesindeki torunları anlatıyor:
"Ebemgil üç bacı getirilmiş. Birini babamın babası Süslü dedeme, birini anamın babasına, öteki bacıyı da İriağaç’ta Böyükköyde birine vermişler. Bir altın bir avrat, bir altına satmışlar üç bacıyı.
Velioğlu, o zamanın nahiye müdürüydü hem de ağasıydı. Elli tane Ermeni kızını getirip çevre köylere birer altın karşılığında satmış. Savaşta bu ağalar, istediğini askere gönderirmiş, isterse göndermezmiş. O zamanın devleti ağalarmış; şu traktörü bana gönder, şu taksiyi bana gönder dese misal, mecbur gönderecekmişsin. O zamanın devleti ağalarmış.
Birinci Dünya Harbi’nde 1914’te askere gidenler 1918 olmuş hâlâ askerden gelememişler. Bizimkiler de öldürüyor, onlar da öldürüyor savaş bu tabi."