SAİMBEYİ/YARİM ŞİMDİ NERDESİN,

2014-04-02 94

ADANA İLİ SAİMBEYLİ İLÇESİ ÇİÇEKLER, GÖRÜNÜMLER, MANZARALAR, SAİMBEYLİ-ADANA,Nihat Yıldızhan
Hint filozofu Beydebâ der ki:
“Dünyayı seven deniz suyu içen gibidir; içtikçe susuzluğu artar. Dünya ehlinin dünyalığı arttıkça hırs ve açgözlülük ağzı açılır; ‘yok mu daha?’ der.”
Özellikle bu çağın insanı ve yazık ki Müslümanları da deniz suyu içmiş gibidir.
Hatta yaşı ilerledikçe hırsı da artmaktadır: “İnsanoğlu ihtiyarladıkça onda iki şey gençleşir: Mala karşı hırs ve hayata karşı hırs.” (Buhari, Rikak 5)
Dünyaya gönül bağlamanın ilk yansıması ise yeme-içme konusunda olmaktadır: “Oburluktan sakınınız. O, dininizi ifsad eder, cisminizi hastalandırır, ibadetlerinizde tembelleştirir.” (Kenzü’l-Ummal 41713) “Dünyada karnını iyice, tıka basa dolduranlar ahirette en çok açlık çekeceklerdir.” (İbn Mâce)
“Canının çektiği ve arzu ettiğin her şeyi yemen, şüphesiz isrâftır.” (İbn-i Mâce, Et’ime)

Denilebilir ki; insanın canının çektiğini yemesi gibi ‘basit’ bir tutum neden önemlidir?
Enes b. Mâlik (r.a) şöyle der: “Siz gözünüzde kıldan daha küçük ve önemsiz görünen bazı işler yapıyorsunuz ki; biz bu tür işleri, Hz. Peygamber (s) zamanında büyük günahlardan sayardık.”(Buharî, Rikâk 32; Tirmizi, Fiten 9)

Free Traffic Exchange