EBRU YILMAZATİLA: Sevincimiz, neşemiz, aşkım Hocamla yayınımıza başlıyor, inşaAllah. Buyurun Hocam.
ADNAN OKTAR: Allah diyor bütün bakışları idrak eder. Ama insan bakışları Allah'ı idrak edemez. O bütün gözleri görür diyor Allah. Ama gözler Allah'ı göremez, inşaAllah. Bütün gözlerden Allah bakar, bütün gözleri yaratan Allah'tır. Gücü, kuvveti, sevgiyi, muhabbeti yaratan Allah'tır.
Alevilik candır, güzelliktir, ruhtur, sevgidir, aşktır. Alevi kardeşlerimiz dünyanın süsüdür. Alevilere karşı olan insanlar vardır ama bunlar sevgiden nasibini almamış, aklı zayıf, nefret insanları. Zaten o kendi çocuğunu da sevmiyor, kendini de sevmez, mahallesindeki komşusunu da sevmez, kimseyi sevmez. Ama Alevilik Hacı Bek taşın o güzel resminde de ifade eder ceylan kucağında, aslanlar yanında sevgi sevgi sevgi sevgi, hep Alevilikte güzellik ve sevgi. Özellikle insan sevgisi, hayvan sevgisi, bitki sevgisi, doğaya sevgi dolayısıyla aşk insanıdır aleviler. Onlar bizim canlarımız, dünyanın da süsü, İslam aleminin de süsü, güzellik insanlarıdır, denge insanlarıdır onlar. Bağnazlığa karşı sazıyla, sözüyle, sevgisiyle mücadele eder. Dehşetle değil, kepazelikle değil, kan dökerek değil. Bütün bu olanları ahir zamanın olayları olarak bilip, sabredip, güzel günlerinde yakında olduğunu bilerek onun sevinci içinde olmak lazım. Mehdiyet, Hz. İsa Mesih (a.s)’ın zuhuru, dabbet-ül arzın zuhuru, duhan zuhuru hepsi asrımızın zuhur eden büyük olayları. Kuran kapalı bir üslupla anlatmış duhan zuhurunu. Duhan; anarşi, kargaşa anlamına geliyor aynı zamanda. Kan dökülmesi, gözün gözü görmemesi. Duhan Arapça’da bir yerde meydana gelen şiddetli sosyal olaylar, hayat pahalılığı, kıtlık, insanların acı çekmesi ama bu acıdan ve kargaşadan ve terörden insanların birbirini göremeyecek hale gelmesi, göz gözü görmez hale gelmesi anlamındadır aynı zamanda. Bildiğimiz klasik duman anlamının dışında böyle bir anlamı vardır. Dolayısıyla duhan zuhuru da oluşmuştur ahir zamanda bir süre sonra bu duman çekilecek, her yer berraklaşacak, kardeşlerimiz sabırlı olacaklar, inşaAllah.
Evet, dinliyorum.
DİDEM ÜRER: Hocam, dün Okmeydanı'nda çıkan silahlı çatışmada şehit olan 22 yaşındaki Burak Can Karamanoğlu’nun cenazesi kalktı bu gün. Kendisine Allah'tan rahmet diliyoruz, yakınlarına da baş sağlığı diliyoruz, inşaAllah. Olayı DHKP-C örgütü üstlendi terör örgütü. AK Parti'nin seçim bürolarını yaktıklarını ve Burak'ı nasıl şehit ettiklerini açıklayan örgüt. Eylemcileri de Okmeydanı'nda toplanmaya çağırdılar. Burak'ın babası yaptığı açıklamada: "Oğlunun herhangi bir çatışmaya ya da eyleme katılmadığını sadece on dakikalığına olayları merak ettiği için sokağa çıktığını ve o sırada vurulduğunu" belirtti.
ADNAN OKTAR: Babasına, ailesine Allah rahmet etsin. Babasının imanlı bir insan olduğu görülüyor. O da kaderde illa ya trafik kazasında vefat eder mesela polis kalbi durmuş vefat etmiş. Bu kurşunda olabilirdi, bir araba çarpması da olabilirdi ama kaderi öyle, aslan gibi genç delikanlı, çok nadirdir öyle genç delikanlılarda kalp enfarktüs. İşte kader gelince, zaman gelince, ecel gelince olay olur. Azrail (a.s) geldiğinde, can almadan dönmez. Allah "git o canı al gel" diyor. Azrail (a.s) aksini düşünemez, aksini söyleyemez, aksini yapamaz hepsinde bir hayır vardır. O koç yiğidimiz de o da şehit oldu. Komünistlerin üstlenmesi de ayrı bir şereftir şehidimiz için. Ama onların da akılsızlığı, gaddarlığı öldürerek, asarak, keserek Komünizmi hakim edeceklerini düşünüyorlar. 12 Eylül öncesinde denediler sadece ızdırap ve acı verdi, kendileri mahvoldular, sol ezim ezim ezildi. Genç kızları da ezdirdiler, kendilerini de ezdirdiler boş yere canlarını yaktılar. Dehşetle, şiddetle fikir anlatılmaz. Şimdi mesela onu yapınca Komünizmin dehşet verici yönü bir kere daha ortaya çıkmış oluyor. Nerede sen Komünizm propagandası yapmış oluyorsun. Yapacaksan fikirle yap, konuşarak yap, dergi bas, kitap bas, broşür hazırla, konferans yap yahut fert fert gidip anlatabilirsin ama dehşet ve şiddetle övünecek bir şey yok. Mesela bak dal gibi delikanlıyı şehit edince kimse o örgüte karşı bir sempati duymaz nefret duyarlar, çirkinlikten başka bir şey değil. Seçim bürosu yakmak bilmem ne falan millet zaten gene yapacağını yapar sanki bunun sağ seçmeni olumsuz yönde etkileyeceği inancındalar. Halbuki sağın en geliştiği dönemler solun saldırdığı dönemlerdir. Yani sol Komünist terör örgütlerine saldırdığı dönemlerde sağ kısa sürede toparlanır, merkezde birleşir ve ittifak ederler. Eğer amaçları buysa bunda başarılı olmuş oluyorlar, yani sağı birleştirmekse amaçları. Ama Komünizm propagandası amacıyla yapıyorlarsa bunda başarılı olamazlar. Komünizme karşı insanların kalbinde bir nefret oluşur. Çünkü Komünizmin şiddet yönü asla kabul edilecek bir şey değil. Dehşetle, şiddetle Komünizmi insanlara kabul ettirmeye kalkmak olacak iş değil. İnsanlar gururlu, haysiyetli, akıllı varlıklardır. Dehşetle, korkuyla bir fikri kabul etme