Derviş uzun zamandan sonra Mevlüt’e rastlar. Mevlüt, eski halinden çok farklı görünmektedir ve bunun nedeni olarak gittiği hipnoterapisti gösterir. Derviş’e de bu doktorun kartını verir. Derviş, hipnoterapisti görmeye gider. Ancak uyandığında çok gerilere, henüz kaygılarının, takıntılarının ve korkularının başlamadığı döneme dönmüştür.
Bu andan sonra bir çocuk gibi davranmaya, hep özlemini duyduğu çocukluğu yaşamaya başlar. Bu durumdan geç haberi olan doktor Fırat ise, Derviş’in eski haline dönmesi için günlük alışkanlıklarını sürdürmesi gerektiğini söyler. Böylece Derviş, ortadan kaybolan bir aktris ile ilgili davayı araştırmaya koyulur.
İlk şüpheli olarak kadının kocası görünmektedir ve üç gün sonra da kadın aç, susuz, perişan bir halde ortaya çıkar. Anlattığına göre, kocası onu, üç gün boyunca zorla bir kulübede tutmuş, kadın ancak bir döşeme tahtasını söküp adamın başına vurarak kurtulabilmiştir.
Derviş, çocukluk yıllarına geri dönse de, olayın görünenden ne kadar farklı olduğunu ortaya çıkaracak, Mevlüt’ün de aslında sanıldığı gibi iyileşmiş olmadığını anlayacaktır.
