Marc Chagall‘ın resim çalışmaları dünyanın tüm önemli müzelerinde yer alır. Bir çoğuna göre de kendisi Rus kökenli Fransız ressamdır. Sovyetler Birliği çöktükten sonra Chagall‘ın vatanı Belarus’un Vitebesk kasabası 1992 yılılında açılan Chagall Sanat Merkezi ile sanatçıya kucak açtı. Chagall canlı renkleri ve boşlukta yüzen insanları, hayvanları içeren görüntüleri, mükemmel bir şekilde çalışmalarına yansıtan bir ressam olarak bilinir.
Lyudmila Khmelnitskaya, Chagall Sanat Merkezi Müdürü:
“Ne yazık ki Chagall tarafından yapılmış herhangi bir yağlıboya tablosu Belarus’ta yok. Sovyet mirasımızın acı bir durumu olarak Chagall, 2. Dünya Savaşı‘ndan sonra Fransız sanatçı sayılmış. Bu 1980 öncesi basılan tüm ansiklopedilerde bile böyle yazılmış. Aynen şöyle: Marc Chagall, Fransız ressam.”
Chagall‘ın anavatanı ve kökleri çalışmalarında sürekli yer etmiştir. Hatta 1910’da Paris’e yerleştikten sonra Vitebesk’te kalan nişanlısı Bella’yı bazı eserlerine yansıttı. Ayrıca Fransa başkentinde Paris sahneleri yanında resimlerinde Yahudi motiflerini ve Vitebesk hatıralarını yansıtan pek çok tema işledi. Marc Chagall‘ın bir çok akrabasıyla birlikte Vitebesk’te yaşadığı kırmızı tuğlalı ev bugün müze durumunda. Şehirde yaşayanlar usta ressamlarının tablolarını Vitebesk’e geri getirmek istiyor.
Olga Skvortsova:
“Marc Chagall Vitebesk’te yaşayıp bir çok tablosunu da burada yaptığı için gurur duyuyorum. Bu yüzden Chagall‘ın eserlerinin Vitebesk’e geri getirilmesini istiyorum.”
İkinci Dünya Savaşı‘ndan sonra Fransa, Chagall için 1985’te 97 yaşında ölmeden önce, 40 yıllık hayatını geçirdiği ülke oldu.