Doğal unsurların eğitim sistemine etkileri: hava, ateş ve su

2014-01-02 107

Gençler hava, su ve ateş gibi elementlerden en iyi şekilde nasıl yararlanabilirler ? Learning World’de birlikte öğrenelim…

Öğrencilere atmosferi oluşturan gaz kütlesini anlatmak hiç de kolay değil; bu görünmez gaz kütlesini nasıl ölçebiliriz ? Peki ya su ve ateş gibi doğal elementleri en iyi şekilde nasıl kullanabiliriz ?

Küresel ısınmaya karşı savaşan birçok ülke, sera gazı salınımlarını azaltmak için farklı çözümler üretmeye çalışıyor. Şili’de insanlar yenilenebilir enerji kaynaklarının hava kirliliğine son vereceğini umuyor; Gençler üniversiteler tarafından çevreye duyarlı enerji üretme konusunda teşvik ediliyor.

Örneğin, Santiago yakınlarındaki dağlık bölgede yer alan Adolfo Ibanez Üniversitesi, öğrencilerine çevre dostu balonlar üretebilecekleri bir ders programı öneriyor. 2011’de başlayan derse her yıl 20 kadar endüstri mühendisliği öğrencisi katılıyor.

Michelle Finot (öğrenci): Havanın akıcı bir madde olduğunu kabul eden deneysel yaklaşımı pratiğe geçirmek istedik. Hava, balonun uçmasını ve hareket etmesini sağlayan akıcı bir madde. Kısacası bu balon bize Arşimet ilkesi veya basınç gibi teorik bilgilerimizi pratiğe geçirme fırsatı tanıyor. Burada amaç, kendi ağırlığının yanı sıra 5 kilo taşıyabilecek bir balon üretmek.

Aerostatik balon testini geçmek için balonu 10 dakika boyuna uçurmak gerekiyor. Ama bu dersin esas amacı öğrencilerin çevreye duyarlı balonlar üretirken hayalgüçlerini kullanması.

Gustavo Caceres (Kimya Profesörü): Kullanılan malzemenin maliyeti, karbondioksit salımıyla doğru orantılı. Hedefimiz, hiç karbondioksit salımı yapmayan balonlar üretmek.

Bir grup öğrenci balon yapımında kullanmak üzere uçurtma sörfü malzemelerini geri dönüştürdü, bir diğer grup ise çöp torbalarını. Bazı öğrenciler de balonları daha hızlı şişirmek için saç kurutma makinalarından faydalandı.

Omar Matus (öğrenci): Çöp torbaları ve selobant havanın ısınmasıyla eriyor. Ayrıca hava basıncı son derece yüksek. Sürekli içinde yaşadığımız için farkına varmıyoruz ancak, hava inanılmaz bir basınç uyguluyor. Ancak balonun havalanması herşeye rağmen doğru şekilde üretildiğini kanıtlıyor.

Ekolojik balon dersine katılan geleceğin mühendisleri, doğaya saygılı bir Şili’in hayalini kuruyor ve gelecek nesiller için çevre kirliliğini azaltmanın yollarını arıyor.

Ancak tüm doğal elementler insan dostu değil. Örneğin ateş, gerçekten çok tehlikeli olabilir. Ama New York İtfaiye Departmanı bu tehlikeyle nasıl savaşacağını iyi biliyor. Cesaretleriyle tüm dünyaya nam salmış New Yorklu itfaiyeciler, hergün yorulmadan, sızlanmadan yangınla savaşıyor. Bazen bu savaş daha yangın çıkmadan başlıyor… New York İtfaiye Departmanı‘nın temel görevlerinden biri halkı yangın tehlikelerine karşı eğitmek. Her gün, New York İtfaiye Departmanı‘ndan 45 itfaiyeci 15 farklı okulda günübirlik eğitimlerle öğrencilere yanından nasıl korunabileceklerini anlatıyor.

Araştırmalar, çocukların 5 yaşından itibaren, cankurtarma tekniklerini öğrenebildiklerini gösteriyor. Eğitimden geçen çocuklar, yangın alarm sistemlerinin nasıl çalıştığını, yangın çıkışlarının nasıl kullanılması gerektiğini ve kibrit ve çakmak gibi yanıcı maddelerden neden uzak durmaları gerektiğini öğreniyor.

Elisabeth Cano (öğretmen): Bu eğitimin zorunlu olması gerektiğini düşünüyorum çünkü, bu eğitim sayesinde sadece çocukların değil, bütün okulun güvenliğini sağlamış oluyoruz. Önemli olan burada öğrendiklerini günlük hayatlarında kullanmaları.

Peki ya su elementi? İnsanların duyarsız ve sorumsuz hareketleri deniz ekosistemini tehlikeye atıyor. Ancak bu sadece denizde yaşayan canlıları değil, hepimizi etkiliyor. Doğal yaşam alanları hakkında bilinci yükseltmek de tek başına yeterli değil. İtalya’da bir enstitü öğrencilerine deniz ekosistemini korumayı hedeleyen ve deniz biyolojosi dalında araştırmalar yapan bir program sunuyor.

Okyanuslardaki canlı türlülüğü hakkında bilgimiz çok kısıtlı. İşte tam da bu sebeple bir grup Alman deniz biyoloğu deniz ekosistemi üzerine araştırmalar yapmak üzere bir okul açtı. Türünün tek örneği olan Hydra Enstitüsü, ayrıca deniz araştırmaları konusunda dünyanın en gelişmiş teknolojik ekipmanına sahip.

Christian Lott (Hydra Enstitüsü Yöneticisi: Hydra Bilim Enstitüsü, yaklaşık 20 yıl önce Elba Adası‘nda kuruldu, Akdeniz habitatını araştırma amacıyla açılan okul, dünyanın dört bir yanından gelen öğrencilere sualtındaki hayatı keşfetme imkanı sunuyor.

Üniversitelerdeki Deniz biyolojisi bölümlerinde dersler gelenllikle kuramsal. Ancak bu enstitüde öğrenciler, derslerde öğrendiklerini laboratuvarlar ve denizaltında uygulamaya geçirerek, kitaplardan tanıdıkları deniz canlılarını yakından görme şansı buluyor.

Genç araştırmacıların eğitimi dalma kurslarıyla başlıyor. Deniz altında araştırma yapabilmenin temel şartı iyi bir dalgıç olmak.

Denizler, yüzyıllardır insanoğlu tarafından kirletiliyor. Bu da deniz yaşamının tehlikeye girmesine neden oluyor. Enstitü, doğada yok olan plastik ve deniz hayatının korunması gibi konular üzerine gelişti