MERVE BÜYÜKBAYRAK: Gemi, denizde çalışan yoksullarındı, onu kusurlu yapmak istedim, (çünkü) ilerilerinde, her gemiyi zorbalıkla ele geçiren bir kral vardı."”
ADNAN OKTAR: Bir tarafta bir şehir ama karşı tarafta da bir şehir daha var. İstanbul bu tarafta, mesela karşılarında gayrimüslim olan Yunanistan var. O ayeti bir daha oku.
MERVE BÜYÜKBAYRAK: İnşaAllah. “Gemi, denizde çalışan yoksullarındı.”
ADNAN OKTAR: “Gemi, denizde çalışan yoksullarındı.” Demek ki orada gemiler her yerde. Yoksullar var, insanlar var ama o devir yoksulların olduğu bir devir. Hz. Mehdi (a.s)’ın geldiği devirde insanlar yoksul olacak mı? Olacak. İstanbul’da da bol miktarda gemi var mı? Deniz kenarında çok fazla çalışan insan var mı? Var.
MERVE BÜYÜKBAYRAK: “Onu kusurlu yapmak istedim, (çünkü) ilerilerinde, her gemiyi zorbalıkla ele geçiren bir kral vardı.”
ADNAN OKTAR: İşte Hz. Hızır (a.s)’ın yöntemi, ilmi ledünün yöntemi. Demek ki bir şey ele geçirilecekse zayıf gösterilmesi gerekir. Allah da mesela Hz. Mehdi (a.s)’ı da zayıf göstermiştir ki ele geçirilmesin. Mesela dine uygun olmayan bir insan gibi gösterir, eğlenceye düşkün bir insan gibi gösterir, şeriatla bağlantısı olmayan bir insan gibi gösterir, bilgisiz bir insan gibi gösterir veyahut karşı taraf o şekilde gösterir. Mesela birisi der ki; “ Hz. Mehdi (a.s) gelmeyecek.” Birisi der ki; “Şahs-ı manevidir.” Biri, “geldi, gömdük” der. Önü, sonu yok. Demek ki perdelenecek Hz. Mehdi (a.s).
