Maide Suresi, 19-21 Ayetlerinin Tefsiri

2013-12-06 7

ADNAN OKTAR: Maide Suresi 19. ayet. Şeytandan Allah’a sığınırım. “Ey Kitap Ehli” yani Yahudi ve Hıristiyanlar, “elçilerin arası kesildiği dönemde” peygamberlerin arası kesildiği dönemde, peygamberler gelmiyor artık, yani uzun süre geçmiş, "Bize müjdeci de, bir uyarıcı da gelmedi" demenize (fırsat kalmasın) diye” demek ki, insanlar müjdeci bekliyormuş değil mi? Ve uyarıcı da bekliyorlarmış. “size apaçık anlatan elçimiz geldi. Böylece müjdeci de, Hani, Musa kavmine (şöyle) demişti: "Ey kavmim, Allah'ın üzerinizdeki nimetini anın; içinizden peygamberler çıkardı, sizden yöneticiler kıldı ve alemlerden hiç kimseye vermediğini size verdi." yetirendir.” Bu ayet tabii Peygamberimiz (s.a.v)’e hitap ediyor ama Mehdiyet’e de alenen işaret ediyor, inşaAllah. Çünkü Hz. Mehdi (a.s)’ın özelliği ne? Hem müjdeci, hem de uyarıcı olması. Bir de Peygamberimiz (s.a.v)’den bu yana 1433 yıl geçti, dolayısıyla o yönüyle de işaret ediyor Hz. Mehdi (a.s)’a.

20-“Hani, Musa kavmine (şöyle) demişti: ‘Ey kavmim, Allah'ın üzerinizdeki nimetini anın.” Demek ki, müminler üzerlerindeki nimeti anacaklar. Güzellik, sağlık, sıhhat, iyilik, bereket her ne olursa olsun, o nimeti anmaları gerekiyor “içinizden peygamberler çıkardı” Allah Yahudileri aşağılayan bir ifade kullanmıyor. “İçinizden peygamberler çıkardı” diyor Allah. “sizden yöneticiler kıldı” diyor Allah. Bu aşağılayıcı bir ifade değil, yüceltici bir ifade, “ve alemlerden hiç kimseye vermediğini size verdi.’" Nimetler verdi diyor Allah. Ama nankörlük edeni cezalandırıyor.

21-"Ey kavmim, Allah'ın sizin için yazdığı (girmenizi emrettiği) kutsal yere girin” Kudüs, “ve gerisin geri arkanıza dönmeyin” orada kalın, “yoksa kayba uğrayanlar olarak çevrilirsiniz." Buradan da anlıyoruz ki, yine Musevilerin Kudüs’te olması, kutsal beldelerde olması, Kuran’a uygun. Fakat onların anlatmak istediği, bizim onlara anlatmak istediğimiz, Kuran’ın bize işaret ettiği, Peygamberimiz (s.a.v)’in bize anlattığı, Tevrat’ın bize anlattığı; Kral Mesih’e uymaları. Kral Mesih’e uyduklarında, onlar orada rahat yaşayacaklar. Hz. Mehdi (a.s)’a uyduklarında rahat yaşayacaklar. Onun dışında korku, ızdırap, acı ve gerilim içinde yaşayacaklar. Şu an Allah onlara korku elbisesini tattırıyor, korku içinde yaşıyorlar. Filistin korku içinde, Museviler korku içinde, Mısır korku içinde, herkes korku içinde yaşıyor. Kral Mesih’le korku kalkıyor. Bir tek Allah korkusu kalacak, Kral Mesih devrinde. Şu anda dünyanın her tarafında korku var. Ama Allah korkusu yok. O korkular gidecek, gerçek korku yerine gelecek, sadece Allah korkusu. Allah korkusu, Allah aşkıyla iç içe olan güzel bir korkudur. Gereksiz şeytani korkular gidiyor, onun yerine Rahmani bir korku gelecek, Allah korkusu gelecek. Şimdi o dönemdeyiz.