ADNAN OKTAR: Ateist olmak suç değil, ateist olabilirsin. Fikrini yazıyorsun, nezaketiyle yazmışsın, ne var? Tabii ki söyleyeceksin, dürüstçe söylüyorsun, münafıklık yapmıyorsun ki. İman etmediğin halde, iman ediyorum diye Müslümanların arasına girip kandırmıyorsun Müslümanları. “Arkadaş” diyorsun, haşa, “ben iman etmiyorum” diyorsun. Dürüstsün, samimisin. Allah sana iman vermemiş, suç değil ki bu. Yani suç da tabii Allah Katı’nda ama insanlar arasında bir suç değil bu, Allah ile senin aranda. “Programınızı izliyorum. Bir sorum var. Dünyada din insanları yönlendirmenin en iyi yoludur. Bunu da tarihte her zaman gördük. Peki, neden birileri birilerinin dinini yok ederek bir şeyler kazanabilir? Ve sürekli sanki evrimcileri komünistmiş gibi göstermeye çabanız nedir? Siz dağa çıkan herkesi evrimden haberdar mı sanıyorsunuz? Bunları neden yapıyorsunuz? İnsanlar, sanki evrime inananlar, artık ne demekse, bilime inanmak diye bir şeyi ilk kez sizden duyuyorum, sanki kötü insanlarmış gibi göstermeyi bırakın. Eğer soracaksanız bile hiç sanmıyorum, ismimi söylemeyin lütfen.”
DİDEM ÜRER: Sorusunu size vermeyeceğimi zannediyordu.
ADNAN OKTAR: “Eğer soracaksanız bile ki hiç sanmıyorum…” Ah Emre, sen ağabeyinin ne delikanlı olduğunu bilmiyorsun. Yani alemde ne delikanlılar var. “Dinler savaşması…” Dinler savaşması, Müslümanlığın emri değil ki o, yanlış uygulamalar onlar, Kuran’ı bağlayan bir hüküm değildir. Tevrat’ı da yanlış uygulayıp Museviler kan dökmüştür. İncil’i yanlış uygulayıp Haçlı Seferleri yapıp kan dökmüşlerdir. İncil hep sevgiden, merhametten, affedicilikten bahseder. Nerede adam doğrama var İncil’de? Ama Haçlı Seferleri ile milyonlarca insanı şehit etmişlerdir, katletmişlerdir Hıristiyanlar. O Hıristiyanların kendi hataları, İncil’in hatası değil. Dinin hatası değil, dini uygulayanların yanlışlığı bu. Onun için Hz. Mehdi (a.s)’ı bekliyor insanlar, onun için Hz. Mehdi (a.s) zuhur etti. Kuran’da da öyle; katliamlar, doğramalar, adam kesmeler, nefretler yoktur. Bağnazların uygulaması o tarzda oluyor. Kuran’ın suçu değil bu, haşa; bağnazın suçudur. Onu karıştırmaman lazım. “Evrimcileri komünist…” Faşistler de evrimci, vahşi kapitalizm de evrimci, satanistler de evrimci, komünistler de evrimci, Baas rejimi de evrimci, İran rejimi de evrimci; yani evrimci olmayan nerede adam var? Çok nadirdir. Bütün devletler evrime teslim olmuş durumda, zaten evrim mecburen okutuluyor. Türkiye’de de mecburen okutuluyor. Ama evrimci düşünce adı üstünde zıtların mücadelesini anlatıyor. Komünizm neyi anlatıyor? Zıtlıkların mücadelesini anlatıyor. Ne diyorsunuz? “Maddenin yapısında çelişki vardır” diyorsunuz. “Toplumlarda çelişki vardır. Tez, antitez vardır; tezle anti-tez çatışır, sürekli olan bir çatışma vardır ve bunun sonucunda sentez oluşur. Sentez yine kendi içerisinde tez ve anti-tezini oluşturur, yine çatışma olur” diyorsunuz. Bunu ben demiyorum ki, komünistler diyor ve sizler diyorsunuz. Sanki benim fikrimmiş gibi anlatırsan olmaz. Kendi söylediğini sana söylüyorum. Bu ne demektir, sürekli çatışma? Ki bunu Anadolu’da bazı Marksist gençler de söylerler.“Maddenin kendi içinde çelişkisi var” diyor. Peki, bunu böyle diyorsa, adam işte çatışıyor o zaman. İşte süreç, müreç hikayeleri buradan geçiyor. “Bir evrim süreci var” diyorlar. “Olayların kendi içerisinde bir akış süreci var. Süreç içinde de sürekli çatışma vardır” diyorlar. “Kuvvetli olan zayıfı ezer” diyor.İslam’da da nasıldır, biliyor musunuz? Haklı olan güçlüdür. Evrimci düşüncede nasıldır? Güçlü olan haklıdır. Bakın iki zıt düşünce. Tabii ki çelişki var arada şimdi. Biz Müslümanlar olarak neyi düşünüyoruz? “Haklı olan güçlüdür” diyoruz. Mesela üç tane fakir insan var, 100 bin tane çıkarcı adam var; üç fakiri korur İslam, 100 bin çıkarcıyı korumaz. Ama modern politikalarda, modern siyasette öyle bir konu yok. Devlette politikayı açıklarken ne diyorlar? “Milletimizin menfaatlerini göz önünde bulundurarak, devletimizin menfaatlerini göz önünde bulundurarak” diye konuya başlanıyor. İftiharla söylüyor. Nerenin menfaati? Nerenin menfaati? Hakkı savunmak için ortaya çıkılır. Şefkat, merhamet, sevgi için çıkılır. Menfaat için çıkılır mı? Menfaat için çıkarsan ne olursun? Egoistlik, bencillik nedir? Allah esirgesin.
Emre kardeş, sen cansın. Yani ateist olabilirsin ama ben sana saygı duyuyorum, şefkat de duyuyorum. Yani benim sana öyle karşı bir muhalifliğim de olmaz. Arkadaşlarımızın da olmaz. Bir de dürüstsün, samimisin. Niye rahatsız olalım? İstediğin gibi konuşursun da. Ama anlattıklarım doğru. Eğer yanlışsa söyle, yanlış de. Daha detaylı, daha teknik, daha bilimsel anlatayım. “Bilime inanmak diye bir şey ilk kez sizden duyuyorum.” Bilime inanmak ne demek? Şimdi yerçekimi kanunu var, bu bilimdir. Paleon