Gezi Parkı'nda pırl pırıl gençlerimiz meşru zeminde protesto yapabilir.

2013-12-05 45

DİDEM ÜRER: Başbakan Erdoğan; “son olaylarla ilgili yüz altmış polis, altmış göstericinin yaralandığını” belirtti. “Polisin bu kadar yaralanması mutedil davrandığı içindir” dedi ve şöyle devam etti ;“Sandıkta Ak Parti’yi mağlup edemeyenler bu yollarla bizi kontrol altına almaya çalışıyorlar. On ay sonra sandık var ve milletim burda gerekli cevabı verecek. Bu olaylarla ilgili olarak ordaki saf, temiz, duygusal sosyal medyadan aldıkları bilgilerle oraya katılanları bir kenara koyarsak, aşırı uçların organize ettiği bir eylem var. Yaşanan olayların içeriden dışarıdan bağlantıları var. Aklıselim vatandaşımızın oyuna gelmemesi lazım” dedi.

ADNAN OKTAR: Evet, bu ayrımı yapması çok önemli Başbakan’ın. İyi niyetle, samimi, aslan gibi delikanlılar görüyor. Çok güzel aslan gibi genç kızlar var. Çok şeker ve çok tatlı görünüşleri.  Milletimizin canları aslan delikanlılarımız aslan gibi genç kızlarımız. Onlar şeker. Niye şekerler? Güzel yani Türkiye’nin canlı cıvıl cıvıl demokrasi anlayışına sahip olduğunu vurgulamak açısından güzel. Çünkü hiç ses çıkartmayan, çıtını çıkartmayan toplum bir acayiptir. Ama çıkıp mesela gidip meşru zeminde, meşru olarak her şeyi anlatan, içini döken, rahatsız olduğu şeyi söyleyen bir gençlik güzel. Fakat kominizmi getirmek için halk ayaklanması hazırlığı yapan, PKK’nın yaptığı gibi Türkiye’yi bölmeye kalkan gözü dönmüş, kan dökerek iktidarı ele geçireceğini düşünen kişiler olursa o zaman o canlarımız onlara tavır koyacaklar. Aralarına koymasınlar onları. Bu meyanda,  bu tarzda samimi olan canlarım bana yazsınlar buraya. Ne istiyorlarsa söyleyeceğim. Ben daima onları desteklerim ve sevdiğim içinde korur kollarım. Bana yazsınlar ama aralarına sakın PKK’lıları sokmasınlar, komünistleri sokmasınlar. Komünist derken saldırgan komünist, demokrat komünist ayrı o mahsuru yok olabilir demokrat fikri vardır konuşur. Yani böyle yaralan yani polis yaralayan, polisi öldürmeye çalışan oraya buraya saldıran ve kanlı halk ayaklanmasını hedefleyen, çünkü bak bu adamlar sizin annelerinizi, bacılarınızı öldürecek sonunda. Amaçları bu sonra öyle pişman olursun ki, anneni, babanı gözünün önünde öldürdüklerinde, hatta seni de öldürdüklerinde hayretler içinde kalırsın. İhtilal ayaklanma acımasızdır hatta Fransız İhtilali’nde de öyleydi, değil mi? Kendi evlatlarını öldürüyorlardı. Öyle kardeş bizzat ihtilalcilerin hepsi asılmıştır. Hepsini asıp kesmişlerdir. Onun için felakete çanak tutacak bir usluptan şiddetle kaçınıp, demokrasinin tatlılığını, güzelliğini sonuna kadar yaşamak lazım. Meşru legal yönde ben size her türlü desteği vereceğim. Hukuki desteği de vereceğim. İzin alınması gerekiyorsa izin de alırız. Polisin size hiç karışmamasını da sağlarız. İstediğiniz gibi parklarda konuşun bağırın, çağırın, tencere tıkıtdatın. Güzel onlar ama komünist ihtilale, komünist ayaklanmaya alet olmayın. Hükümeti yıkmak için, hükümeti yıkınca adam “yerine gelsin bir sağ hükümet” demez.  Yerine komünist hükümet isteyecektir. “Ak Parti gitsin yerine başka biri gelsin” demez adam. Haşa derki “bir bela gitti bir bela geldi” der. Bela olarak görür Ak Parti’yi. Veya sağı, sağın her hangi birisini hiç fark etmez MHP’yi de istemez, Büyük Birlik Partisi’ni de istemez, Doğruyol Partisi’ni de istemez. Herhangi sağ partiyi de istemez. Sağın tamamını kabul etmez bir an önce devrim isterler. Komünist devrim isterler. Komünist devrimi PKK ile yapmak istedikleri için ciddi bir tehlike mevzu bahis olmuş oluyor. Onun için çok akılcı davranmak lazım. Pırıl pırıl demokrat gençlersiniz, bana yazın. Candan tavırlar mesela bak ezan okunuyor susuyorsunuz. Alnınızdan öpüyorum hepinizin. Helal olsun size ne güzel cansısınız siz, çok sevdim çocukları. Bu güzel. Hayır, hangi partiyi desteklersen destekle oda sorun değil ama yeter ki demokrat, sevecen, hayvanlara bile zarar vermeyen, bitkiye zarar vermeyen insana hiç zarar vermeyen bir uslubunuz olsun. O zaman tamam.

Evet.

DİDEM ÜRER: Hocam, dün bu Dolmabahçe’deki Başbakanlık ofisine yürüyen isteyen guruba polis tazikli su ve toma araçlarından atılan biber gazıyla müdahale etmişti. Daha sonra bazı çarşı grup taraftarı polisle konuşarak olaysız bir şekilde protesto yapmak istediklerini ve provokatör olan grubu kontrol altına alcaklarını ve o şekilde izin istediklerini söylediler. “Poliste taş atmazsanız ve hayati tehlike oluşmazsa müdahale etmeyiz” dedi. Bu şekilde dağıldılar olaysız olarak.

ADNAN OKTAR: Olur, tamam güzel. Hiç yani o konuda, anı anına bana bilgi versinler. Her zamanda istedikleri gibi demokrat konuşmalar yapabilirler, toplanabilirler izinde alırız. İnşaAllah polisi de ona göre söyleriz gereken şekilde sizin istediğiniz şekilde tavır alacakları şekilde ikna da ederiz inşaAllah.

DİDEM ÜRER: Taksim’de Gezi Parkı’nı protesto edenler, kamu malına zarar veren göstericileri mahkemeye veriyorlar. Kurdu

Free Traffic Exchange