Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'deki canlı sohbeti (13 Temmuz 2013; 17:00)

2013-12-05 2

ADNAN OKTAR: Didem Hocam ne anlatıyorsunuz?

DİDEM ÜRER: Hocam, iman zafiyetinin nasıl sorun olduğunu anlatıyorduk. Bizlere neden Mısır’a yardım ediyorsunuz, destek oluyorsunuz diyenlere, mazlumun yanında olduğumuzu ama iman zafiyeti olanların bunu anlamadığını.

ADNAN OKTAR: Ne yapmamızı istiyorlar, nasıl olması gerekiyormuş?

DİDEM ÜRER: “Kendi ülkenize bakın” diyorlar, “niye ilgileniyorsunuz” diyorlar. Suriye’de de aynı şey olmuştu bu mültecilerle ilgili.

ADNAN OKTAR: “Kedi ülkenize bakın” olmaz. Müslümanlık bütün. Kendi ülken diye bir şey yok ki. Bütün ümmet-i Muhammed’den sorumlu oluyorsun. Sırf kendi ülkenden sorumlu olmuyorsun, sırf kendi ailenden, kendi, şehrinden, kendi mahallenden öyle bir şey olmuyor. Ortadoğu’dan da sorumludur, Amerika falan her yer seni ilgilendiriyor. Orada arkadaşlar bilgisizlikten öyle konuşuyorlar. Karmaşık bir şey yok.

Evet, dünya tatlısı Şeyhimiz, dünyanın Sultanı Şeyhimiz. Dün çok iyiymiş, maşaAllah. Devriyeye deniz kenarına gitmiş. Hava nemli ve sıcakmış. EvelAllah gider Şeyhimiz, fark etmez. Şeyhimize Allah hayırlı bereketli uzun ömür versin, kalbine neşe sürur versin.

Şu Mısır olaylarından falan çok rahatsız oluyor canım benim. Halbuki hepsi kader içinde hayırla oluyor, inşaAllah. Cenab-ı Allah Mısır’ı ahir zamanda bu hale getireceğini söylemiş, kader böyle. “Hz. Mehdi (a.s) devrinde Mısır’da, Kıbrıs’ta, Ortadoğu’da, Balkanlar’da her yerde bir şeyler olacak. Ama ince ince detay vermiş Peygamberimiz (s.a.v). Mesela şahısların tipini, tavrını ne yapacak, ne edecek, nasıl olacak. Dış müdahalenin de olacağını söylemiş. Mısır’da bak, “dışarıdan müdahale olur” diyor Peygamberimi (s.a.v). “Rum” yani gayri Müslimler “müdahale ederler” diyor. “Ve insanlar ölecek Mısır’da ahir zamanda” diyor.

Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Mısır’da, Mursi’ye destek için toplanan milyonlarca insanla ilgili görüntüleri ve daha pek çok gelişmeyi CNN başta olmak üzere, Reuters gibi haber ajanları hala yayınlamıyorlar. Mısır halkı “Türk gazetecilerin çektiği görüntüler olmasa, dünyanın ülkelerindeki gelişmelerden habersiz kalacağını” söyledi. Ve dün Cuma namazı için sadece Adeviye Meydanı’nda 2 milyon kişi toplanırken gün boyu barışçıl gösteriler yapıldı ve topluca dua edildi.

ADNAN OKTAR: Tabii onların da sahabe İslam’ını savunmaları lazım, modern İslam’ı savunmaları lazım ve Mısır’ı kurtarmanın derdine düşmemeleri lazım. Bütün İslam alemini kucaklayan bir üslup kullanılması. Hep İttihad-ı İslam, İslam Birliği’nden bahsetmeleri lazım. Kıbrıs’ı kurtaralım, Mısır’ı kurtaralım, şurayı kurtaralım, burayı kurtaralım bölge kurtarma. Onda Allah bereketsizlik meydana getirir, sıkıntı meydana getirir, zorluk meydana getirir. Başka bir şey pek olmaz Allahualem.

Şimdi biraz Şeyhimizi Sultanımızı dinleyelim, Şeyh Nazım Hazretleri’ni sonra devam ederiz, inşaAllah.

VTR- Şeyh Nazım Hazretleri Hz. Mehdi (a.s)’ın Bir An Önce Zuhur Etmesi İçin Dua Ediyor.

EBRU ALTAN: Gözlerine, yakışıklılığına, aklına, ahlakına aşık olduğum bir tanemin sohbetine başlıyoruz, inşaAllah.

ADNAN OKTAR: Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Sabah Gazetesi’nin sorularını yanıtlayan Müslüman Kardeşler sözcüsü, Başbakan Erdoğan’dan “Mısır’daki tüm grupları bir araya getirmesini talep ettiklerini” söyledi.

ADNAN OKTAR: Evet, Dardarey. MaşaAllah, “tüm grupları bir araya getirsin.” Güzel doğru söylüyor. Yani her halükarda kardeşler arasında kavga varsa arasını bulup barıştırmak lazım. Ne istiyorlarsa mesela iktidarı ortalayıp yarı olsun.  Yani iktidar hırsı yapmamak lazım. Diyor ki: “Ben seçilemedim ama gözüm iktidarda” Tamam, sen de gel. Ne olur, değil mi? Az değil yüzde otuzluk bir bölüm, yüzde kırklık bir bölüm. Onlar da “bizde iktidarda olmak istiyoruz” diyorlarsa tamam, verin bakalım. Onlarda hükümette olsunlar. Ne olur yani? Kardeş değil misiniz? Tamam. Hayır dinsiz de olsa fark etmez, o da Allah’ın kulu, ne olur, rahat yaşasın, içinde uhde olmasın. Madem demokrasinin geldiğini sevinç içinde değerlendiriyor. O zaman tamam, belki o heyecanını doyurmak istiyor olabilir, demokrasi heyecanını doyurmak istiyor olabilir, iktidarda olmak istiyor olabilir. Yani böyle küçük çocuklara hediye gelince kapışırlar ya böyle “yok benim, yok senin.” Öyle değil, ikiye bölmek lazım. “Şu sana, şu sana.” O kadar. Ama Mısır Hz. Mehdi (a.s)’sız düzelmez. Bak, Hz. Mehdi (a.s)’ı ağızlarına almıyorlar. Ferahlık bereket getirir Hz. Mehdi (a.s), Hz. İsa Mesih (a.s)’ı ağızlarına alsalar, ferahlık bereket getirir. Bak, İran Hz. Mehdi (a.s)’dan batıl anlamda da tashih ediyor. Yine ferahlık geliyor İran’a. Mehdiyet berekettir. Hz. Mehdi (a.s)’ı ağızlarına almadığında felaket