Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'deki canlı sohbeti (27 Kasım 2013; 11:30)

2013-12-01 4

SELDA GÖKTAN: Dünyalar güzeli Hocamla sohbete başlıyoruz, inşaAllah. Buyurun Hocam.

ADNAN OKTAR: MaşaAllah. Bütün övgüler Allah’adır. Biz Allah’ın yaratmasıyla kendini var zanneden yokluklarız. Bütün tecelli, bütün güç Allah’a aittir. Allah’a hamdolsun, elhamdülillah.

Didem Hocam dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Papa vaazlarında faydalanmaları için din adamlarına yönelik hazırlattığı kitapçıkta, “gerçek İslam ve doğru yorumlanan Kuran şiddetin her türlüsüne karşıdır” ifadelerini kullandı. Şöyle geçiyor kitapçıkta: “Ancak bu İslam’ın gerçek müminlerinin nefret dolu genellemelerine mahkum edilmesine yol açmamalı. Çünkü gerçek İslam ve doğru yorumlanan Kuran şiddetin her türlüsüne karşıdır” dedi.

ADNAN OKTAR: Evet. Papa akılı bir adam. Hz. İsa Mesih (a.s)’ın talebesi. Üslup güzel. İnşaAllah daha da sayıları artar, İslam’ı sevenlerin, İslam’ın muhiplerinin; Hz İsa Mesih (a.s)’la hep birlikte ortaya çıkarlar, inşaAllah.

Evet, Didem Hocam.

DİDEM ÜRER: Hocam, aynı zamanda İslam’ın yaşandığı ülkelere de seslendi Papa. Şöyle diyor: “Naçizane bu ülkelere yalvarıyorum; Batı ülkelerinde İslam dininde bulunanlar nasıl ki özgürlüğün tadını çıkarıyorlarsa lütfen siz de ülkelerinizde yaşayan Hıristiyanların ibadetlerine rahatça yapabilmeleri, inançlarının gerekliliklerini yerine getirebilmeleri için onların özgürlüğünü garanti altına alın” ifadelerini kullandı.

ADNAN OKTAR: Evet, yorumla.

DİDEM ÜRER: Hocam, zaten bu Müslümanların yapmaları gereken bir zorunluluk. Bütün inananlara diledikleri gibi kendi dinlerini yaşayabilmeleri konusunda özgürlük tanınması. Papa da sanırım Kuran’ın bu emrine uygun olarak Müslüman ülkelere çağrıda bulunuyor.

ADNAN OKTAR: Giden Papa pasif birisiydi. Bu gelen Papa iyi. Daha samimi, daha aktif, daha olumlu, İslam’a sıcak halim bir insan. Hz. İsa Mesih (a.s)’ın talebesi üslubu var üzerinde. İnşaAllah hayır yoldadır, inşaAllah hayra gidiyordur, inşaAllah hayırlılarla olur.

Evet, dinliyorum.

DİDEM ÜRER: Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov; “İran nükleer programı konusunda anlaşma sağlanmasının ardından Amerika’nın Avrupa’da bir füze savunma sistemi kurmasına gerek kalmadığını” söyledi. NATO bu açıklamaya istinaden, her zaman tehditler olabileceğini, bu nedenle sistemin gerekli olduğunu savundu. Sistemin olası İran ve Kuzey Kore tehdidine karşı kullanılması planlanıyor.

ADNAN OKTAR: Biraz yorum rica ediyoruz.

DİDEM ÜRER: Hocam, siz İran’ın bu yapılan nükleer anlaşmanın bir faydası olamayacağını söylemiştiniz. “İran’da zaten atom bombası vardır ama kullanmaz” dediniz. Dinimizin gereği olarak da zaten kullanmaması gerekir. Ama Kuzey Kore’nin de her ana ne yapacağı belli olmuyor. Amerika bu tehditlere karşı tabiri caizse pısırık bir yöntem kullanıyor.

ADNAN OKTAR: Amerika ortalığı yatıştırmaya çalışıyor. Çünkü ekonomik yönden çöktüğü için artık Amerika eski Amerika değil. Eskiden dünyaya yön verirdi, jandarmalık yapardı. Şimdi ancak ayakta durabiliyor. Müthiş bir ekonomik çöküntü Amerika’yı sardı bitiriyor. O yüzden Amerika’nın desteklenmesi gerekir. Amerika’nın çökmesi dünyanın lehine olmaz, güzel bir şey olmaz. Oradaki insanlar, oradaki çocuklar, oradaki genç kızlar, yaşlılar, değil mi? Acı içinde ızdırap içinde kalırlar. Amerika’nın ekonomik yönden derlenip toparlanması için bütün dünyanın Amerika’ya yardımcı olması lazım, destek olması lazım. Batan her ülkeye yardımcı olmak lazım, seyretmekle olmaz. Hele ‘oh olsun’ demek çok büyük vicdansızlık olur, zulüm olur. Evet.

DİDEM ÜRER: Hocam, Batman’da öğrenci yurdu ve noter olmak üzere iki ayrı noktaya kimliği belirsiz iki kişi tarafından eşzamanlı olarak parça tesirli bombalı saldırı düzenlendi. Ölen ya da yaralanan olmadı. Ancak 150 öğrencinin kaldığı yurtta maddi hasar oluştu.

ADNAN OKTAR: Güneydoğu’da devletin okulları yoğun olarak Darwinist-materyalist eğitime karşı, karşı propaganda yapması lazım. Okuma salonları, kültürel araştırma merkezleri, çok fazla sayıda Güneydoğu’da faaliyet göstermeli. Orada devletin memurları bulunmalı, halkı aydınlatmalı.

Evet, Didem Hocam.

DİDEM ÜRER: Çin Komünist Partisinin Diyanet İşleri Devlet İdaresi Başkanı Wang Zuoan, Çin’de insanların çoğu hiçbir dine sahip olmasa bile inananların uyumu teşvik için önemli bir role sahip olduğunu söyledi. Ve “dindarların şevkine dikkat etmeliyiz” dedi. “Dindar toplumlarda kalkınma ihtiyaçlarına uyumlu olarak desteklenebilir” ifadesinde bulunundu.

ADNAN OKTAR: MaşaAllah çok güzel. Çin dindar olsun, Çin zengin olsun. Ne çile, acı çektiler. Ve dinsizliğin neticesinde sevgisiz, şefkatsiz robot gibi insanlar yetişti. Ekonomik yönden Çin zengin olsa ne olur olmasa ne olur böyle bir şeyde? Halk mutlu olmadıktan sonra ne anlamı var? Ama tabii bağnazlığı da şırınga edip ateizm gibi yeni bir fitne çıkartılarsa