Sayın Adnan Oktar'ın A9 TV'deki canlı sohbeti (1 Aralık 2013; 12:30)

2013-12-01 4

EBRU ALTAN: Allah aşkıyla delice sevdiğim, bebeğimin sohbetine başlıyoruz. 

ADNAN OKTAR: Didem Hocam.

DİDEM ÜRER: Buyurun Hocam.

ADNAN OKTAR: Hem kahvemizi içelim hem de sizi dinleyelim.

DİDEM ÜRER: Esad yönetimi Antakya ve çevresinin Suriye’ye ait olduğunu yeniden iddia etmeye başladı. Resmi haber ajansı Sana, dün Hatay’ı İskenderun sancağı olarak isimlendiren ve bölgeyi Suriye sınırları içinde gösteren bir harita yayınladı.

ADNAN OKTAR: İşte birlik ve beraberliğin önemi burada. Adamlar diyor ki; “Güneydoğu’yu verelim federasyon olsun.” Kardeşim bak adamlar öbürü de öbür tarafı istiyor. Bunun amacı, sonucunda Türkiye’yi yok etmek. Çok büyük tehlike. Bölünmeye karşı herkes çok titiz olacak. Hiçbir şekilde taviz olmaz. El birlik hareket edildiğinde, PKK’nın yapacağı hiçbir şey yok. Ama fikir karmaşası olursa, düşünce karmaşası, irade karmaşası olursa, o zaman adamlar ilerler. Azim kararlılık çok önemlidir. Hiçbir şekilde kabul etmiyoruz, bu kadar. Yani bölünmeyi kabul etmiyoruz, federasyonu da kabul etmiyoruz. Dilin Türkçe olması dışında bir yol kabul etmiyoruz. Çünkü bu bizi bağlayan bir güç, en önemli bağ. Sen dil bağını kopardın mı, parçalarsın. Mesela Karadenizli kardeşlerimize desen ki sen Türkçe öğrenmeyeceksiniz, sırf Lazca öğreneceksiniz, bu olmaz. Çerkez’e sen sadece Çerkezce öğren Türkçe öğrenmeyeceksin, bu olmaz. Anlamazdan gelinecek gibi değil. Yani biraz taviz verelim de rahat edelim, öyle mantık olmaz. Rahat etmezsin belanın bin türlüsü üstüne gelir. Bela birse, bine çıkar. Binse, on bine çıkar. Tahkiki imanın iyi bilinmesi, iman hakikatlerinin iyi bilinmesi, çok imanlı insanların var olması hayatidir. Mesela Peygamberimiz (s.a.v.) çok imanlıydı, koskoca kavme yetti onun imanı. Herkesin imanı canı, bir tane tahkiki iman değil, hakku’l yakin imanı olan bir insan geliyor, bütün insanların imanı kaynıyor adeta coşuyor, bir kişiyle bir kişi yetiyor. Ahir zamanda da mesela, Hz. Mehdi (a.s) tek. Ama bütün insanlığa yetiyor. Hz. İsa Mesih (a.s) tek, bütün insanlığa yetiyor. Güçlü iman çok hayati bir şeydir. Nadir insanda rastlanır. Bir şehre bir kişi bile yeter, tahkiki iman yönünde. Bir memlekete bir kişi bile yeter. Tevrat’ta diyor “on kişi olsun dünyaya hakim edeceğim” diyor Allah. “On kişi olsun, İslam’ı dünyaya hakim edeceğim” diyor.

Didem Hocam, dinliyorum sizi.

DİDEM ÜRER: Hocam, Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü, Suriye’nin kimyasal silahların Amerikan donanmasına ait bir gemide Akdeniz açıklarında nötralize edileceğini açıkladı. hidroliz yöntemiyle kimyasallar suyla seyreltilecek.

ADNAN OKTAR: Adam emek emek rezalet çıkarıyor. Bir de Türkiye’nin ne kadar büyük beladan döndüğünü de Allah gösteriyor. Baksana bütün Türkiye’ye on kere yetecek kimyasal silah varmış adamda. Yani Allah vermesin, demek ki her yeri kırıp geçirecekti adam. Allah vesile etti de, gerçekler ortaya çıktı.

Hicr Suresi, 9. Şeytandan Allah’a sığınırım; “Hiç şüphesiz” diyor Allah bak “hiç şüphesiz, zikri (Kuran'ı) biz indirdik biz; onun koruyucuları da gerçekten biziz.”

Vakıa Suresi 77-78. Şeytandan Allah’a sığınıyorum; “Elbette bu bir Kuran’ı Kerim’dir. Saklanmış, korunmuş bir kitapta yazılıdır”. Bak saklanmış korunmuş kaderde olan bir kitapta yazılıdır diyor Allah. “Elbette” diyor Cenab-ı Allah “bu bir Kuran’ı Kerim’dir, saklanmış korunmuş bir kitapta yazılıdır” kaderde levh-i mahfuzda hazır duruyor. Daha dünya yaratılmadan Kuran vardı, var olan Kuran nasıl yok edilsin? Aynısıyla duruyor diyor Cenab-ı Allah. Yani şu an elinizdeki Kuran’la, bu Kuran aynı diyor Allah, levh-i mahfuzdaki Kuran aynı diyor. Dolayısıyla nesh edildi, keçi yedi, deve yedi, bunlar doğru değil. Biz ayetin hükmüne bakarız, ayetin sarih açık hükmüne bakarız. Bak 75. Sure’nin 17. ayeti; “Şüphesiz Kuran’ı kalbinde toplamak ve Kuran’ı sana okutmak Bize aittir.” Yani unutman diye bir konu olmaz diyor Cenab-ı Allah. Unutman diye bir konu olmaz, çünkü diyor ki bak “şüphesiz Kuran’ı kalbinde toplamak” Kuran’ı kalbinde toplamak, Kuran’ı kalbinde muhafaza etmek “ve Kuran’ı sana okutmak Bize aittir” diyor Allah. Benim gücümle yapıyorsun diyor Allah. Yani insan hafızası değil, benim verdiğim bilgiyle olur diyor Allah ve levhi mahfuzdaki Kuran’ı okuyor Peygamber de (s.a.v.). “Unutmayacaksın” diyor bak Allah ayette “unutmayacaksın” sana unutturmayacağım diyor. Peygamberimiz (s.a.v.) dilini hareketlendiriyor, hafızasında tutmak için gayret ediyor. Allah diyor ki gayret etmene gerek yok, senin hafızanda onu ben tutacağım, sana unutturmayacağım diyor. Sen gayret etme diyor.  Ondan sonra Peygamberimiz (s.a.v.) dilini kıpırdatmadı, hiçbir şey demedi. Ve her ayet hıfzındaydı hiçbir ayeti unutmad